Bugün Hürriyet’in Ankara ekinin manşetini okuduğumuzda şaşırmadık desek yalan olur.
Yenimahalle Belediye Başkanı, emsali görülmemiş garip bir çıkışla, partilisi
Çankaya Belediye Başkanı'na, CHP Yenimahalle İlçe Başkanı'na ve CHP
Çayyolu Temsilcisi'ne çatıp, esip gürlüyor.
Gerekçesini de, Büyükşehir Belediyesi Yasasıya, Çayyolu'nun Yenimahalle’den Çankaya'ya bağlanmasının ardından Çankaya Belediye Başkanının Çayyolu CHP temsilciliğini yaptığı ziyarete kendisinin davet edilmemesi olarak açıklıyor.
Oysa, Sn. Yaşar’ın, bu konuda partili arkadaşlarını “basın aracılığıyla” eleştirmesinde hiçbir haklı yönü bulunmuyor.
Birincisi, CHP Yenimahalle İlçe Başkanlığı ve Çayyolu Temsilciliğiyle bir araya gelemeyecek derecede köprüleri atan, Sn.Yaşar’ın bizzat kendisidir.
Bilindiği üzere Sn. Yaşar, Yenimahalle İlçe seçimleri sırasında, başkan adaylarının demokratik teamüllere yarışmasına zemin hazırlaması gerekirken, kendisine yakın bulduğunu bir adayı, kendi adayı olarak ilan ederek açıkça taraf olmuş, seçimleri kendi adayı değil de şimdiki başkan Sn. Şerafettin Terzi kazanınca, kendisi kutlama nezaketinde bile bulunmamış, aksine bir zamanlar mesai arkadaşı olduğu ilçe başkanı Şerafetdin Terzi'yi alaşağı etmek için bugüne kadar her yöntemi denemiştir.
Daha birkaç gün önce, belediye cenahınca genel merkez üzerinde kurulan baskılar nedeniyle, CHP yöneticileri, "Seçimle gelen bir yönetimin ancak seçimle
gidebileceğini" söyledilerse de Sn. Yaşar bu açıklamaları duymazdan gelerek İlçe Yönetimine karşı yürüttüğü faaliyetlerine devam etmiştir.
Bu faaliyetlerden birisi de CHP İlçe Yöneticilerini görevlerinden istifa ettirmek için verilen uğraştır.
Belirli sayıda üyeyi istifa ettirerek, ilçe yönetimi otomatik olarak düşürmeye çalışıldığını, bunu sağlamak için belediye ilgililerinin ötesinde, CHP Ankara İl'den, CHP Genel Merkez yöneticilerinden "uyanık olun, aklınızı başınıza alın bunlar
gidici" diye telkinlerde bulunan ve ilçe yöneticilerini istifaya zorlayanlar olduğunu artık herkes görmektedir.
Şimdi Bütün bunların arkasında olan, CHP'li olduğunu söylese de, kendi belediyesinde CHP'nin grup toplantılarına katılmayan, CHP grubunda alınan kararları hiçe sayan, CHP'den istifa etmiş, evin güzel kızıyız diye tekliflere açık olduklarını ilan etmiş belediye meclisi üyelerini yönetimde tutmakta ısrar eden, CHP'ye karşı MHP ve AKP ile aynı doğrultuda karar alınmasını memnuniyetle karşılayan Sn. Yaşar sormak gerekir, acaba Çankaya belediye başkanınca CHP Çayyolu Temsilciliğine yapılan ziyarete davet edilmemesine sitem etme hakkını ve yüzünü kendisinde nasıl bulabilmektedir.
CHP İlçe yönetimini ve Çayyolu Temsilciliğini eleştirebilmek için önce, partili bir belediye başkanı olarak haddini, durduğu yeri ve ilçe örgütüne karşı neler yaptığına, nasıl davrandığına bakması gerekir.
İkincisi, Yasayla Çayyolu Çankaya’ya bağlandığına göre, Çankaya Belediye Başkanının Çayyolu temsilciliğine yaptığı ziyarette yadırganacak bir taraf olmadığı da son derece açıktır.
Birilerinin, yasanın iptali için Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapmış olması bu ziyaretin anlamsız olduğunun göstergesi değildir.
Çünkü, bu başvuru sonunda mahkemenin vereceği kararı bugünden konuşmak doğmamış çocuğa don biçmekle eş anlamlıdır.
Anayasa Mahkemesine başvuru yapılmış olmasından dem vurup, ziyareti zamansız bulanlar, önce yasanın çıkmasının ardından Çayyolu’ndaki belediye arsalarını neden satışa çıkardıklarını anlatmalıdırlar.
Yenimahalle Belediyesinin kimi yöneticilerince, ortaya konulan bu tutarsızlıklar ve Yenimahalle İlçe yönetimine karşı yürütülen haksız girişimler, kamuoyunca ve AKP yöneticilerince de yakından izlenmektedir.
CHP'den istifa eden meclis üyelerinin partiye geri döndürülmeleri, üstelik de yeniden aday yapılmaları halinde yerel yönetim seçimlerinde ellerine tarihi bir fırsat geçeceği ve bunu da esaslı şekilde kullanacakları kulislerde konuşulmaktadır.
CHP yönetimi, artık Yenimahalle Belediyesi yönetiminin kendi kendine güç vehmetmiş olduğunu, ancak özellikle istifalarla birlikte, genel merkeze karşı taraf olup, kamuoyu nezdinde yıpranmış olduğunu görmelidir.
Aksi halde, bu yerel yönetim seçimleri, CHP için ya dönüm noktası, ya da ölüm
noktası olacaktır.
Bunu da belirleyecek olanlar partili yöneticiler ve onların
alacakları kararlardır.
Bu konuda da daha önce neler olmuş, iyi incelenmeli, iyi izlenmelidir.
Haber Analiz
Hiç yorum yok...