Necati Doğru, 12 Ocak 2012
Yapılmamış darbe kötü.
Sonu Silivri yargısı!
Alıyorlar, sorguluyorlar.
Darbe yapmaya kalkıştın.
Hükümeti devirecektin.
Silviri’de içeriye atıyorlar.
Yapılmamış köprü de kötü.
Sonu işsizlik.
Ekonomide bedbinlik.
İşsizliğin artması, ekonomide karamsarlığın yükselmesi “hükümeti devirme kötü niyeti” diye düşünülebilir. Üçüncü köprüye talip olmayanların sonu “Siliviri Zindanları” olabilir. Zaten Başbakan’ın ses tonunda köprü yapmaya talip olup da teklif vermeyen müteahhitlik şirketi sahibi ve siyolarına (ceo) karşı hissedilir bir kızgınlık vardı.
“Beyefendiler(!)” dedi.
İstanbul Boğaz’ı Üçüncü Köprü ve yollarının (Kuzey Marmara Otoyolu) yapımına talip olup da iş gel yap demeye gelince “sürekli süre isteyen” en hödük (kavraması kıt anlamında) köprü yapım müteahhidi Başbakan’ın ağzından dökülen “Beyefendiler…(!)” vurgusunun “Siliviri’ye düşmeye benzer belalar” çağrıştırdığını bilmelidir.
***
Durum nane!
Koca şirketler.
Hepsi Başbakan’a hayran.
Yabancı ortak bulabilirler.
Arkalarında bankalar.
Makine parkları, kadroları.
Tecrübe ve becerileri yüksek.
Oturup projeleri incelediler.
İhale açıldı. Üçüncü Köprü’yü yapmaya talip olmadılar. Acaba niçin?
Köprü’de mi bir koftilik var.
Projelerde mi tutarsızlık.
Hükümete mi güvensizlik.
Köprüyü “bu şartlarda yapamayız” demek; “İktidarı ve Başbakanı halkın gözünde bir köprü projesi bile yapamayacak beceriksiz” durumuna düşürüyor. Halk, “çılgın projeciler üfürük çıktı” diye düşünebilir.
Niçin yapmıyorlar Köprü’yü?
1- Projeyi karlı (fizibl) bulmadılar.
2- Bankalar da kredi açmadı.
3- Dünya para babaları da burun kıvırdı; şu sırada içine düştüğümüz sıkıntılı iklimde İstanbul’a Üçüncü Köprü yapılsın diye para aktaramayız dediler.
Veya en kötüsü:
4- Türkiye ekonomisi batağa gidiyor.
Bu 4 nedenden biri veya hepsi bugünün Türkiye’sinin özel hukuk ikliminde; “terörist girişimlerle hükümeti yıkma” sorgulamasına ve “suçu kesinleşinceye kadar masum sayılır” edebiyatıyla Silivri mahkemelerine kadar gidebilir.
***
Yapılmayan darbe teröristlik.
Yapılmayan köprü yıkıcılık.
Yapılamayan İzmit Körfez Geçiş Köprüsü de seçilmiş hükümeti yıpratmacılık! Toplam 9.2 milyar Dolar bedel koymuşlardı “Cumhuriyet’in gelmiş geçmiş en büyük yap-işlet-devret projesi” diye halka övünerek anlatılmıştı. Başbakan da 6 şirketin (Nürol-Özaltın-Makyol-Astaldi-Yüksel-Göçay) sahiplerini canlı yayında yan yana dizdi ve “Körfez Köprü’nün ve otoyolun sözleşmeye yazılandan 1 yıl daha önce bitirilmesi” için halkın önünde söz aldı.
Onlar da kredi bulamadılar.
İzmit Körfez geçişi de nane!
Çılgın projecilik fosluyor.
Müteahhitlerin sonu Silviri!
UYAN BORUSU
15 gün geçti!
Uludere’de “kaçağa çıkmış” köylüleri terörist sayarak vuran kimdi? “ABD’nin yönetiminde Predatörler vurdu” iddiasına karşı ne Hükümet sözcüsü, ne Milli Savunma Bakanı, ne de Genel Kurmay Başkanlığı açıklama yapmadı. MİT; “istihbaratı biz vermedik” diye açıkladı. İstihbaratı MİT vermediyse kim verdi? MİT istihbarat alamadığı için mi vermedi yoksa “MİT’e bu bölgede ihtiyaç yoktur” diyen mi oldu? Bu bölgeden teröristler sürekli olarak geçiyorlarsa niçin “bu bölgeye sivillerin girmesi yasaktır” denilmedi. Önlem alınmadı. Uludere bombalanmasının üzerinden 15 gün geçti. Açıklama hala yapılmadı.
Hiç yorum yok...