Kent meydanı yapacağım diye önayak olan Fethi Yaşar’ı alın, üstüne lunapark kalkışmasıyla Melih Gökçek’i koyun, seçtiğimiz belediye başkanlarının Arcadium’un arkasındaki araziyi üç yılda insan eli değmemiş, adem ayağı basmamış yabani bitkilerden oluşan botanik bahçesine nasıl dönüştürdüklerini görün.
Lunapark kararına karşı Çayyolu halkı “OLMAZ!” deyip karşı durup direnç gösterince, tel örgü içine alıp kapısına da nöbetçi kulübesi konulmasını buyurun değerlendirin!
Bunu elbirliğiyle öylesine yaptılar ki, hiç birinin sesi çıkmıyor.
Birinin dünya kenti yarattım, diğerinin parklara betonarme inşaat kondurup, büfelerle doldurup Çayyolu’na hizmetin en büyüğünü götürüyorum diye şişinmelerini iyi izleyin.
Buradaki mezbeleyi görmüyorlar, göstermiyorlar, gözlerden kaçırıyorlar, daha da kötüsü üstüne yatıyorlar.
Yakıştı mı o alan Çayyolu’na!
O günden bu yana Yenimahalle Belediye Başkanının burası hakkında tek laf ettiğini duydunuz mu?
Hayır!
Çayyolu halkının o günlerde verdiği mücadelenin arkasında mı durdu Yenimahalle Belediyesi?
Ne gezer, görmezlikten geldi, olmamış saydı ve Çayyolu’nda büyük hayal kırıklığı yarattı.
Melih Gökçek “Bunlar çok yeni bilmiyorlar” deyip karşı çıkınca sesini kıstı, projeden vaz geçti!
Pekala, Gökçek’in “Yahu burası kötü oldu” diye yarattığı mezbeleyi ortadan kaldırma, iyileştirme girişimi oldu mu?
Yok!
Alan planlarda kent meydanı görünüyor. Görünsün ne yazar! Yerel yöneticilerimiz Çayyolu’nda istediklerini, istedikleri şekilde, istedikleri yere yapıyorlar.
Neden mi, yerel yönetimlerin denetim mekanizmasını halk oluşturur, halk suskun olunca kentin hemen hemen en önemli yerinde olanlara bakın, ibret alın!
Çayyolu Gönüllüleri
Haber Kaynağı: www.cayyoluhaberbulteni.com
Haberin Detayı: www.cayyoluhaberbulteni.com/CayyoluHaberDetaylari.asp?ID=5767
Hiç yorum yok...