Kentin ortasında, öyle rasgele, oraya buraya pankart ve afiş asmak kabahatler kanununa göre cezalandırılması gereken bir eylemdir.
Bu iş’in görevlisi de Belediye Zabıtasıdır.
Hani şu, esnafı denetleyip, bak şuraya reklam tabelası asmışsın vergisi şu kadar vermezsen cezan artar diyen zabıta...
Bazıları, “şu dergiye reklam verirsen cezayı da yersin” diyen...
Şimdi de belediye yönetimi himaye ettiği için pazarı, caddeyi dolduran afişlere, pankartlara seyirci olan, destek veren...
Hani, kamu görevi tarafsız ya..
Kadıyı kime şikayet edeceğiz...
İleri demokrasinin adresi bu olsa gerek?
Adamına göre, eylemine göre muamele!
Başkalarını "ileri demokrasi, adresin neresi" diye "ti" ye alanlar, önce kendileri demokrat olmalılar.
Haklı eleştirilere bile dayanamayıp, o eleştirileri yapanların “seslerini kesmek”, hatta “var olma hakkını” bile ellerinden almak isteyenler, ileri demokrasiyi boş verin en ilkel demokrasiden bile söz edemezler.
Adama, madem ileri demokrasi istiyorsunuz, niye illa Çayyolu Yenimahalle'ye bağlı kalsın, bölünmeye karşıyız diyerek, kendi tercihinizi dayatıp, diretiyorsunuz? diye sorarlar.
Burası Çayyolu!
Bırakın, halk ne istiyorsa söylesin, siz de bu zemini hazırlamak için önder olun.
Pazara, tek tercihini yansıtan pankart asacağınıza, sandık koyun, anket formları götürün ve halka, Yenimahalle’ye bağlı kalmak mı, Çankaya'ya bağlı kalmak mı, yoksa, bağımsız ilçe olmak mı istediğini, açık seçik üç alternatif olarak sorun.
Bu anketi İnternet sitenizde de yapın, isteyen istediğini söylesin ve çıkan sonuca da saygılı olun...
İşte ancak o zaman demokrasiden söz edebilirsiniz.
Bakın, o anketi yapanlar var.
Çayyolu bağımsız ilçe olsun diyenlerin oranı yüzde doksanlardan aşağı düşmüyor.
İşte özgür irade bu!
Yüreğiniz yetiyorsa, demokrasiden, özgür iradeden söz ediyorsanız siz de yapın, bakalım ne çıkacak?
Sonuç, sizin dayatmanızdan farkı çıkınca da halkın “gerçek önderlerine” saygı duyun, kenara çekilin!
Var mısınız?
Çayyolu Gönüllüleri
Hiç yorum yok...