Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum, Türkiye'de bir grubun lüks içinde, bir başka grubun ise açlık sınırının altında yaşadığını öne sürerek, böyle bir ülkede Atatürk'ün kurmak istediği ulus devletten söz etmenin mümkün olmadığını belirtti.

Cumhuriyet Kadınları Derneği'nin düzenlediği "Türkiye Nereye Gidiyor" konulu panel, Adliye Sarayı Konferans Salonu'nda yapıldı.

Panele konuşmacı olarak katılan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum, Türkiye'nin son 20 yıldır, bazı odaklarca bilinçli olarak bir süreç içerisine çekildiğini öne sürdü.

Batum, bu süreçte demokrasi, laiklik gibi kavramların içinin boşaltıldığını ve bu kavramların anlamlarının dönüştürüldüğünü savunarak, Cumhuriyetin kazanımlarını ve kavramlarını savunmak gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin içinde bulunduğu süreçte "karşı devrim var mı, yok mu" diye sormanın yanlış olacağını ifade eden Batum, ''Bu soruyu tartışmayalım bile. Çünkü karşı devrimin tam ortasındayız, göbeğindeyiz ve karşı devrimin başarıya ulaştığını kabul edebiliriz'' diye konuştu.

Batum, "Türkiye'deki bir grubun lüks içinde yaşadığını, 80 bin lira değerinde cep telefonları alabildiğini, bir başka grubun da açlık sınırının altında yaşadığını" savunarak, bu iki grubun var olduğu bir Türkiye'de Atatürk'ün kurmak istediği ulus devletten söz edilemeyeceğini kaydetti.

"Türkiye'de kadınların siyasete katılımının utanç verici" olduğunu ifade eden Batum, Türkiye'nin kadın siyasetçi oranı açısından Mısır, Kuveyt, Somali gibi ülkelerle aynı kategoride bulunduğunu söyledi.

Atatürk'ün her ortamda kadınlarla birlikte hareket etmeye önem verdiğini, kadınları toplumda ön plana çıkarmak için çaba harcadığını anlatan Batum, kadınların siyasete katılma oranının kuzey ülkelerinde yüzde 41.7, Amerika'da yüzde 21.7, Avrupa'da yüzde 19.3, Asya'da yüzde 17.9, Arap ülkelerinde yüzde 9.7 olduğunu, Türkiye'de ise yüzde 9.1 oranında kaldığını belirtti.

Cumhuriyet kadınlarının siyasette daha aktif rol alması gerektiğini vurgulayan Batum, bunun için de laikliği ilke edinmiş sivil toplum kuruluşlarının siyasal anlamda ortak hareket ederek, kadınlara kadrolarında geniş yer vermeyen partilerin desteklenmemesi gerektiğini belirtti.

Batum, "Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Cumhuriyet Kadınları Derneği ve bunun gibi dernekler ne yazık ki birbirimizi fazla sevmiyoruz. Biz birbirimizle uğraşırken, başka odaklar yolları tutuyor. Yollar bizim olmalı, birbirimizi fazla sevmesek de siyasal anlamda birlikte hareket etmeliyiz" diye konuştu.

cumhuriyet