İlköğretim Yasası’nda yapılan değişikle imam hatip ortaokullarının açılması, seçmeli dersler arasına Arapça, Kuran-ı Kerim, Siyer (Hz. Muhammed’in hayatı) derslerinin alınmasıyla birlikte tüm okulların ders programları İmam Hatip liseleri ders programlarına paralel hale getirildi. Başlangıçta sadece imam hatip liselerinin orta kısımlarının açılmasını öngören Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer de, yasa teklifine eklenen önerilere şaşırdı.

Milli Eğitim Bakanlığı görevine başlandığında, müsteşar yardımcılarıyla yaptığı toplantıda, “Arkadaşlar imam hatip liselerinin orta kısımlarını açmak istiyoruz. Bunu açabilir miyiz?” diye sordu. Müsteşar yardımcıları, “Siz Devletsiniz. Açmak istedikten sonra bu yapılabilir” görüşünü dile getirdiler ve yaşanacak sıkıntıları da anlattılar.

Bakanlıkta, bu konuda hiçbir çalışma yapılmadı ve çalışmalar bakanlık dışında imam hatip dernekleriyle birlikte yürütüldü. Derneklerin hazırladığı öneri imam hatip liselerinin ortaokullarının yeniden açılmasını öngördü.

İlk kez seçmeli ders kanunla belirlendi

Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu’nun bir yetkilisi, SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Dünyanın hiçbir ülkesinde seçmeli okutulacak dersler yasa ile belirlenmez. İmam hatip liseleri ortaokulları açılması için başlatılan girişim, TBMM’de farklı boyutlar aldı. Yasa ile Kur’an-ı Kerim, Siyer derslerinin seçmeli ders olarak okutulması kararlaştırıldı. Böyle bir olay ilk kez ülkemizde gerçekleştirilmiş oldu. Oysa, bugüne kadar seçmeli dersler Talim ve Terbiye Kurulu’nda belirleniyordu. Yasaya konulmazsa bile Kur’an-ı Kerim dersi Talim ve Terbiye Kurulu tarafından seçmeli dersler arasına alınabilirdi. AKP ve MHP’nin yarışı sonucu Kur’an-ı Kerim ile Siyer dersleri kanunla seçmeli ders oldu. Böyle bir uygulamanın hiçbir ülkede olmadığını ve sadece bize özgü bir durum yaratıldığını da söyleyebilirim.”
Bundan sonra neler yapılacak?

Tüm okul kademelerini imam hatip lisesi modeline çevirmenin en kuvvetli adımlarının yasa ile atıldığını belirten bu gelişmelerden bir bakanlık bürokratı ve eğitimci olarak üzüntü duyduğunu kaydeden yetkili, bundan sonra yapılacakları şöyle sıraladı:

- Okulöncesi eğitim kaldırıldı. Okulöncesi eğitimde programlar Türkçe ve oyun ağırlıklıydı. İ ilköğretim birinci sınıf programından çok farklıydı. Yeni düzenlemede 5 yaşındaki çocuk da ilkokula başlayacağı için ilkokul birinci sınıf programı ile okulöncesi eğitim programı birleştirilip ilkokul birinci sınıftan itibaren programın tamamı değiştirilecek.

- Birinci sınıftan itibaren ilk 4’deki sınıfların programları da yeni sisteme göre yenilenmesi gerekecek. Çünkü ünitelerde konular ön şartlı ve birbirine bağlı olarak devam ediyor.

- İlköğretimin ilk 5 sınıfının programları bir bütün olarak ele alınmıştı. Sistem bir sınıf düşürüldüğü için ders programlarının da bütünlük içinde 4 sınıfa göre yenilenecek.

- 1-5. sınıflarda müzik, resim ve beden eğitimi dışındaki dersler sınıf öğretmeni tarafından veriliyordu. 5. sınıf kaldırıldığı için branş öğretmeni fazlası ortaya çıkacak. Bunların istihdamının nasıl yapılacağı henüz belirsiz.

- 2’nci 4’ün dördün ilk sınıfından itibaren derse sınıf öğretmeni yerine yerine branş öğretmeni girecek. Bu durum branş öğretmenine olan ihtiyacı artıracak, sınıf öğretmeni ihtiyacını azaltacak.

- Öğrencilerin haftalık ders dağıtım çizelgesi değiştirilecek. Hangi dersin haftalık okutulma süresinin ne kadar olacağı Talim ve Terbiye Kurulu tarafından belirlenecek.

- Ders programlarının yenilenmesi için ihtisas komisyonları kurulacak. Bakanlık, “kademeli geçiş” ya da tüm sınıflarda yeni sisteme geçiş konusunda henüz karar vermedi. Eğer, eğitimin tüm kademelerinde birden yeni sisteme geçilirse ders kitapları da bu yıl yetiştirilemeyecek.
Din Kültürü ve Ahlak dersleri de ayrılacak

Okullarda “zorunlu dersler” arasında yer alan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ile ilgili de Milli Eğitim Bakanlığı’nın kapalı bir çalışma yürüttüğü öğrenildi. Alevi vatandaşlarımızın, bu dersin zorunlu olmaktan çıkarılması için açtığı davalar nedeniyle dersin “Din Kültürü”, ve “Ahlak” adı altında iki kitap haline dönüştürülmesi de gündemde.

Böylece, zorunlu Din Kültürü ile Ahlak Bilgisi derslerinin yanı sıra seçmeli olarak okutulacak Kur’an-ı Kerim, Siyer, Arapça derslerinin eğitimin tüm kademelerine girmesiyle birlikte, genel ortaokul ve liselerin de imam hatip liseleri dersleri arasında da fark kalmıyor. Bir yetkili bu durumu “Tüm okullar imam hatipleştiriliyor” sözleriyle açıkladı.

Saygı Öztürk
Sözcü