Asrın yolsuzluk ve rüşvet skandalı patlak verdi… Eşi benzeri olmayan yol ve yöntemlerle Türkiye’nin nasıl soyulduğu ortaya çıktı… Babalar ve oğulları yolsuzluk ve rüşvet yarışında birbiriyle rekabet ediyor…Artık ayakkabı kutularından bile milyon dolarlar çıkıyor…

AKP, Türkiye’nin yolsuzluk ve rüşvet rekorunu kırdı…Gerçekten de tüm cumhuriyet tarihi boyunca yapılmış rüşvet ve yolsuzluk olaylarını yan yana getirin AKP’li yıllarda yapılanların yanında devede kulak kalır…

ANAP ve DYP’yi yolsuzluk ve rüşvet olayları bitirdi…ANAP ve DYP siyaset sahnesinden silindi…“Temiz Toplum, Temiz Siyaset” sloganları o dönem tüm herkesi kucaklayan talepler oldu…AKP, kuruluş döneminde de tüm eleştirilerini bu yolsuzluk ve rüşvet olayları üzerinde yoğunlaştırdı…Bankaları ve kamuyu “hortum”lamalara karşı isyan AKP’yi iktidara getirdi…11 yılın sonunda gördük ki AKP o çok övündüğü “hortumları kesmiş” ama hepsini doğrudan AKP’ye ve Bakanlar Kuruluna bağlanmış…

CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu tüm toplum “yolsuzluklara” karşı mücadeleden tanıyor…Hiç kimsenin “tanımadığı” Kemal Kılıçdaroğlu, bir anda “Temiz Toplum, Temiz Siyaset” özleminin temsilcisi oldu…Açıkladığı her yolsuzluk dosyası ve girdiği her tartışma Kemal Kılıçdaroğlu’nu toplumun gündemine taşıdı…Kemal Kılıçdaroğlu, CHP genel başkanlığına CHP içinde siyasi ve örgütsel bir mücadeleyle gelmedi…Yolsuzluklara ve rüşvete karşı mücadeleyle hem topluma hem de CHP’de öne çıktı…

Yolsuzluk ve rüşvet çarkının önemli noktası belediyelerdir…Özellikle “Kent Rant”ı günümüzde inanılmaz rakamların konulmasına neden olmuştur…Kent Rantı, “plan değişiklikleri” ve “imar oyunları”yla dehşet boyutlara varmıştır…Bütün büyükşehirlerin meclis grupları neredeyse tamamen bu “iş”lerin içindedir…Sıradan bir belediye başkanlığıyla veya büyükşehir meclis üyeliğiyle insanlar nasıl “dolar milyoneri” olabiliyorlar…

CHP, toplumda yükselen tepkilere sahip çıkmalı…Temiz toplum temiz siyaset talebinin sözcüsü olabilmelidir… Kendi içinden başlayarak tüm topluma “temiz siyaset” vaat edebilmelidir…CHP’de “Temiz Toplum, Temiz Siyaset” algısına “zarar” verecek belediye başkanları, milletvekilleri ve genel başkan yardımcılarıyla yollarını ayırabilmelidir…“Şaibeli” ve “Temiz” olmayan isimleri belediye başkan adayı olarak göstermeyin…“Hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararı yok” içi boş bir palavradan başka bir şey değildir…Zaten “kesinleşmiş dava” olsa siz isteseniz bile yasal kısıtlılık nedeniyle olmaz…Ayrıca bu “gerekçe” AKP karşısında elinizden bütün silahları alır…Hangi AKP’li belediye başkanı, bakanı veya oğulları hakkında “kesinleşmiş bir mahkeme kararı” var…

“Seçimleri kazanmak” her şey demek değildir…Önemli olan “temiz” ve “kirlenmeden” halkın gücüyle, örgütlenmesiyle seçimleri kazanmaktır…Sanılanın aksine “temiz” ve “şaibesiz” adayla da CHP seçimleri kazanabilecek durumdadır… Seçimleri kazanmak için ANAP’ı ve DYP’yi batıran hırsızlara ihtiyacınız yok…

AKP çok uzun bir zamandır “güç” kaybediyor…Bunu açığa çıkartansa Gezi direnişi oldu…Patlayan yolsuzluk ve rüşvet skandalıyla birlikte artık AKP’de “dikiş” tutmaz…Yeter ki, CHP toplumun karşısına doğru talepler ve adaylarla çıksın…Yeter ki, CHP’nin temiz toplum temiz siyaset talebiyle adayları “özdeş” olsun…Temiz toplum temiz siyaset “kirli” ve “şaibeli” isimlerle sağlayamazsınız…Yol yakınken, yolunuzu ayırın…Ayırın ki, yarın başınıza “bela” olmasın…Benden söylemesi…