Dünkü gazetelerden birisinde yer alan milli takımla ilgili bir anketin soruları şöyleydi:

a-) Abdullah Avcı milli takımın başında kalsın mı?

b-) Gitsin mi?

c-) Bilmiyorum.

İlginç değil mi?

Neden mi ilginç?

Birincisi, hocanın takımın başında kalması veya gitmesi konusunda bir fikri olmayanlar, yani bilmiyorum diyecek olanlar bu ankete neden katılsın?

İkincisi, bilmiyorum yanıtı neyi ortaya koyar, mevcut durumda neyi değiştirir, ne faydası olur?

Neyse işin o tarafını anketi düzenleyenler düşünsün.

Nedense, bu anket bana birden CHP’nin, şu ünlü “İmralı süreci” ile ilgili durumunu anımsattı.

Herhalde İmralı süreci denilen süreçte Apo ile pazarlık yapılsın mı, yapılmasın mı?  diye bir soru yöneltilip, yanıt olarak evet, hayır dışında bir de bilmiyorum şıkkı konulsa CHP, bilmiyorum yanıtını işaretleyecek.

Baksanıza neler oluyor, CHP den tık yok!

Bilmiyor!

Kiminin “barış”, kiminin “İmralı”, kiminin “yıkım” dediği ve artık neredeyse sokakta oynayan çocukların bile fikrinin olduğu “süreç” hakkında ne diyeceğini, nasıl tavır alacağını bilmiyor!

Susuyor!

“Bazen susmak da bir tavırdır” diyerek susuyor!

Bunu bir siyaset zannediyor ama aslında kendisini kandırıyor.

Kendisine oy vermiş olan milyonları hayal kırıklığına uğratıyor.

Taraf olmayanın bertaraf olacağını unutuyor!

Ülkenin geleceği, vatanın bölünmezliği ile ilgili çok önemli bir konuda taraf olmaktan çekiniyor.

Bugün konuşmayacaksa, gelecekte konuşmaya hiç hakkı olmayacağını kavrayamıyor.

Farkında mı, değil mi bilinmez, Atatürk’ün kurmuş olduğu parti olarak kendi kendini inkar ediyor.

Halka güven ve umut veremiyor!

Bu gidişin, daha önce yaşadığı gibi kendisini baraj altında bırakacağını göremiyor.

Bu da yetmiyor, ülke çok ciddi sorunlarla karşı karşıyayken içlerinden birileri hala küçük hesaplar peşinde koşuyor.

Genel başkanı konuşmuyor, konuştuğunda da, keşke hiç konuşmasaydı daha iyiydi dedirtiyor.

Yöneticiler konuşmuyor, eski genel başkan bunu fırsata çevirip, boşluğu doldurmaya çalışıyor.

Çeşitli vesilelerle gezdiği illerde, verdiği demeçler gazetelerin kıyısında köşesinde haber yapılıyor.

Yeni bir iç hesaplaşmaya zemin hazırlanmaya çalışılıyor.

Teşbihte hata olmaz, “koyun can derdinde, kasap et peşinde” koşuyor.

CHP ne yaptığını, ne yapacağını bilmiyor.

Bir kez daha sınıfta kalıyor!

Mustafa T. Turhan

Kaynak: www.cayyoluhaberbulteni.com
Haber Detayı: www.cayyoluhaberbulteni.com/CayyoluHaberDetaylari.asp?ID=5949