(Bu kutsal günü 90. yılında yaraşır biçim ve özde kutlamayı ulusumuza
çok gören ve Türk bayrağının 90 yıldır yapıldığı gibi törende göndere
çekilmesini bile engellemeye girişen yöneticiler -böylece kendi
ulusunun özgüvenine darbeyi indirip Türklük ve Cumhuriyet düşmanlarını
sevindirdikten sonra da geri adım atanlar- nasıl ortaya çıkabildiler?
Bu kafa yapısının ulusal bağımsızlıkla, özgürlük düzeniyle, yurt
güvenliği, yurtta ve dünyada barış, manevi değerler ... ile ilgisi
olabilir mi?)
9 Eylül 1923: TBMM'ndeki Anadolu ve Rumeli Ulusal Hakları Savunma
Grubu milletvekilleri Mustafa Kemal'in başkanlığında, daha sonra
Cumhuriyet Halk Fırkası ve Cumhuriyet Halk Partisi adını alacak olan
Halk Fırkasını kurdu.
Cumhuriyet Halk Partisi yönetiminin, bu iki yıldönümünü de, yurdumuzun
her yerindeki örgütleriyle, tüm halkımızın katılımını sağlayacağı en
coşkulu etkinliklerle kutlamak üzere gerekli hazırlıkları yapma
duyarlılığını göstermesini dileyelim!!!
9 Eylül 1929: Fevzipaşa - Gölbaşı Demiryolu işletmeye açıldı.
Atatürk döneminin Demiryolu atılımının 1946'dan sonra önü
kesilmeseydi, bugün tüm yurdumuzu, tıpkı gelişkin ülkeler gibi,
sımsıkı bir biçimde bütünleştirecek, hiçbir iç ve dış güç,
ayrılıkçılık fitnesi çıkarma olanağı bulamayacaktı!
Bugün de dış ve iç kaynaklı bölücü terörün belini kırmak, ancak
Hakkâri'den Edirneye, Kars'tan Fenike'ye değin ülkemizim her önemli
kent ve beldesini en gelişkin demiryollarıyla birbirine bağlamakla ve
bu ulaşım olanağı sayesinde her yere sanayi yatırımları yapmakla
olanaklıdır!
Demiryolu (ve üç tarafı denizle çevrili ülkemiz için denizyolu)
ulaşımı, aynı zamanda hem en güvenli, hem de en ekonomik insan ve yük
taşımacılığıdır. Demiryoluna gereken yeri veren bir ulaştırma düzeni,
her yıl karayolları mezbahasında binlerce insanımızın ölmesinin,
onbinlercesinin sakat ve/ya da yaralı düşüp verimli insan-gücü
olmaktan çıkmasının, milyonlarca işgücü saatinin yitirilmesinin,
trilyonlarca liralık maddi zarara uğranmasının, petrolü ve motor
sanayisi olmayan ülkemizin petrol ve sanayi ülkeleri tarafından kaz
gibi soyulmasının, kalkınma yatırımları için kaynaktan yoksun
kalınmasının ... da önüne geçecektir.
Başta ABD olmak üzere bütün gelişkin sanayi toplumları, İNSAN VE YÜK
TAŞIMASININ EN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ DEMİR VE SU YOLU ile yapmaktadırlar.
AKP'nin düşünsel öncülerinden Turgut Özal, demiryolu ulaşımına
"komünist ulaştırma düzeni" diyerek Türk ulusunu aldatmaya
yeltenmişti. AKP Genel Başkanı ise Atatürk döneminin şanlı demiryolu
atılımını yokmuş gibi göstermeğe kalkışıyor!
CHP'nin de, Atatürk döneminden sonra yarım bırakılan demiryolu
atılımını sürdürüp hedefine ulaştırmayı neden programına almadığını
anlamak kanımca olanaksız...
Hiç yorum yok...