Bowling, lazer-tag, rekreaktif, roller coaster, jet ski coaster, transformers, rafting, trex monoray… Okuduğunuz zaman aralara serpilmiş yabancı sözcükleri gördüğünüzde ister istemez duralarsınız.

Kalabalık yemekte işçi sınıfı aydınları toplanmıştı. İşçi sınıfının içinden gelen tek bir “proleter” vardı. Boğaza bakan yalı balkonunda bol çeşitli, bol içkili yemekte bu işçi arkadaş bir şey söylemeye kalktığında evin güzel hanımı yanına koşturup “mayonezli levrekden tabağınıza biraz daha koyayım” deyince, “proleter”imiz yanı başındaki kadın, balık, levreğin şaşkınlığından ne söyleyeceğini unuturdu.

Yukarıdaki yabancı sözcükleri halkın kafasını karıştırmak amacıyla kullanan “Skycheck” yeni bir devasa projeye başlamış. Yaptığı dev projelerin geldisini, gittisini, getirisini, götürüsünü, yararlananını, zarar görenini inceleyen nasılsa yok. Anakent adayları ardı ardına konuşuluyor, şu ana değin en az 20 adet “karadelik” üzerine tek birisinin ciddi bir çalışma yaptığını görmüyoruz. Dolayısıyle kendi dev projelerine de zaman ayırmış değiller. Adamın hızına bu yüzden yetişemiyorlar… Doğru. Hazret biri bitmeden diğerini başlatıyor. İthal ağaçlar, metro altyapısı, metro giriş yapıları, Samanyolu, Gökkuşağı, ısıtmalı yol, Marmara oteli, çelik kafes, sentetik yürüyüş yolları, demir zincirler, demir engeller, ağır çelik yapım yaya üstgeçitleri, birbiri ardına açılan alt geçitler, tüneller…Milyar dolarlar harcanıyor, milyar dolarlara ulaşan yerel yönetimin merkezi yönetime borcu da yeri gelince sıfırlanıyor…

Boşuna bir dönem daha demiyor… Salt Ankapark kendi açıklamasıyla onu bir dönem daha yerel yönetici yapmak zorunda olan bir karadelik görünümünde. Yerine kendi ortağı olmayan birisi kazanır gelir olasılığı gündeminde yok. Yaptım oldu anlayışı, savurganlığı, alaycılığı, üstten bakışı hep bundan.

Ankapark yatırımı “yalnız ülkemizin değil, orta doğunun, orta doğunun da değil, dünyanın en büyük park projesi” diyor. On yıldır toplu taşım ortamlarında ücretsiz, sebil gibi dağıtılan birinci hamur kağıda renkli baskılı 32 sayfalık Büyükşehir Ankara broşüründe ayrıntıları veriyor. Yılda on milyon kişinin ziyareti düşünülen dev bir yatırım olacakmış. Altyapı başlamış,2014 sonunda bitirmeyi düşünüyor. “Skycheck” “biz buranın parasının yeniden çıkmasını falan beklemiyoruz” diyor ama “halkımız burayı sevsin diye 50 lira girişle başlamak istiyoruz”u da ekliyor. Tam bir “Skycheck” klasiği..

“2.100.000 metrekare alan, yurtdışına kalabalıklarla yapılan ona yakın İnceleme gezisi,yapılabilirlik çalışmaları, ön proje, projeler, 278.000 metrekare otopark, 200 tür çeşitli ithal edilecek binlerce hayvanın olacağı hayvanat bahçesi, dev kuş kafesleri,100.000 metrekare kapalı oyun bölümü, 14 roaller coster (yüksek hızlı oyun treni) en uzunu 900 metre ray uzunluğunda ,100.000 m2 lik gölet ve 200 metre uzunluğunda ışıklı dev fıskiye ,Gölet ortasında hareketli uçan ada, Jet ski coaster (hızlı motor) düzeni, 10.000 M2 rafting (dalgalarda su botu) alanı, 35 büyük transformer(şekil değiştiren robot), 240 adet dinazor maketi, 100 metre genişlik 35 metre yükseklik 10.000 m2 kapalı alanlı devasa giriş kapısı, 6.9 kilometre teleferik, 5 kilometre rayda giden 320 kişilik 4 katarlı kara tren, 168 kişi yaşıma kapasiteli monoray(tek raylı tren), 1.500.000 m2 peyzaj. 150.000 adet İthal ağaç…”

“Atatürk Orman Çiftliği Doğal Yaşam Parkı ve Tema Park” 8-10 milyar lira maliyetli bir mega yatırım.

“Skycheck”e ve yandaşlarına uygun tam bir karadelik…

Kendinden önceki yönetimin nasıl olsa kazanacağız diye bitirmediği ve yönetime gelir gelmez ardı ardına tamamladığı yatırımlardan “Dikmen Vadisi Peyzaj İşleri ve İthal Ağaç Alımı”nı aldığı iki tekliften birisine iki katı bedelle veren “Skycheck” ve yandaşları tıpkı gelişi gibi ardı ardına nasılsa kazanacağız diye dev yatırımların birini bitirmeden diğerini başlatarak sürdürmektedir.

Rakamları “devlet projesi” niteliğine ulaşmış olan “Skycheck”in karadelikleri “bağımsız denetim organları” kurularak devlet denetiminden geçirilmelidir.

Atila Sarp - Yazar