Yenimahalle Belediyesi’nin “kent meydanı” yapmak istediği alana Büyükşehir Belediye Meclisi’nden alınan kararla lunapark yapılacağını öğrenen ve tepkisi günden güne artan Çayyolu halkı sonunda sokağa döküldü.
YENİMAHALLE Belediyesi’nin “kent meydanı” yapmak istediği alana Büyükşehir Belediye Meclisi’nden alınan kararla lunapark yapılacağını öğrenen ve tepkisi günden güne artan Çayyolu halkı sonunda sokağa döküldü.
ÇABA Derneği ile Cem Özkan, Şükrü Kaya, Mukaddes Özbekbayar, Bedri Sezer ve Atamer Kalfa’dan oluşan eylem komisyonu önderliğinde Arkadium AVM’nin arkasındaki alanda toplanan Çayyolu sakinleri planda meydan alanı olarak görünen alanda alınan lunapark kararına sert tepki gösterdi.
Miting alanında konuşma yapan ÇABA Derneği Başkanı Engin Uç, “Buradaki insanlar görgülü, bilgili, kültürlü ve çağdaştır. Yaşam anlayışlarını kendileri belirlerler. Yiğitseniz, delikanlıysanız, demokrasiye inanıyorsanız referanduma gidiniz. Gerekirse avans da verelim. Lunapark olsun diyenlerin ilki 1001’den başlasın. Ne dersiniz?” dedi. Uç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hepimizin bildiği gibi, Cumhuriyet’le birlikte Başkent Ankara’da meydanlar oluşturulmuştu; Sıhhiye Meydanı, Tandoğan Meydanı, Opera Meydanı, Kurtuluş Meydanı, Yıldırım Beyazıt Meydanı, hatta Hergele Meydanı... Peki şimdi nerede bu meydanlar?
Hepsi birer birer alt ve üst geçitlere kurban edildiler. Meydanları süsleyen anıt ve heykeller “tükürürüm böyle sanat anlayışına” denilerek depolara kaldırıldı.
Tek tek yok edildi
Meydanlar; o şekilde ya da bu şekilde tek tek elimizden gitti! Kimse sesini çıkarmadı ya da çıkaramadı.. Yerel yöneticiler de bildiklerini okudular. Oysa çoğu kent, meydanlarıyla anılır. Londranın Trafalgar Meydanı, Paris’in Konkord, Moskova’nın Kızıl Meydanı...Benim zihnimde en çok yer edeni ise Pekin’in Tranenmen meydanıdır. Tankların karşısına yiğitçe dikilen o çinli genci direnişi militarizme karşı başkaldırının simgesi olmuştur.
Çayyolu’na bir meydan yapılacağını duyduğumuzda çok heyecanlanmıştık. Bir meydan; üstelik de adı demokrasi. Sonra Arcadium’da maketlerini izledik. Pek çok insan beni yetkili konumunda görüp, heyecanla meydanın niteliklerini öğrenmeye çalışıyordu.
Ne oldu; Büyükşehir belediye meclisi her işte olduğu gibi ben yaptım anlayışıyla demokrasi meydanı yerine lunaparkı koydu önümüze.
Katılımcı demokrasilerde kente yapılacak kazandırılacak olanlar halkın görüşü alınarak yapılır ve öyle de olmalıdır. Kent konseylerinin kuruluş nedenlerinden biri de budur.
Demokrasi/dönmedolap
Peki niçin kent meydanı değil de lunapark? Neden demokrasi meydanı değil de dönmedolap?
Yöneticilerimiz demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından olan meydanlardan öteden beri korkuyorlar da o yüzden mi meydanları yok ediyorlar?
Şimdi de korktular da ondan mı engel olmaya çalışıyorlar?. O nedenle mi “demokrasi de, meydan da” daha doğmadan yok edilme yoluna girdi Çayyolu’nda.
Meydan alanının on yıllığına lunapark yapımı için kiraya verileceğini ya da verildiğini duyduk.
Lunaparkı biz mi istedik? Görünen o ki, Sayın Gökçek Çayyolu halkından seçimde alamadığı oyların hesabını sormaya çalışıyor. Yiğitseniz, delikanlıysanız, demokrasiye inanıyorsanız referanduma gidiniz. Gerekirse avans da verelim. Lunapark olsun diyenlerin ilki 1001’den başlasın. Ne dersiniz?”
Deniz GÜREL Hürriyet/ANKARA
Hiç yorum yok...