İsrail'in ABD'de 6 Kasım'daki devlet başkanlığı seçiminden önce nükleer tesislerinden dolayı İran'a hava saldırısı yapacağı bildirildi. İsrail'de Channel 10 News televizyonunun askeri muhabiri Alon Ben-David, İsrail'in İran'a saldırısının "şimdiye kadar hiç olmadığı kadar yakın" olduğunu, Netanyahu'nun da 6 Kasım'dan önce saldırıda "kararlı" olduğunu söyledi. Ünlü İngiliz tarihçi ve yazar Michael Burleigh de seçimden önce, muhtemelen ekim sonu saldırı yapılacağı kanaatinde olduğunu açıkladı.
ABD'de yeniden başkan seçilme telaşındaki Barack Obama, askeri saldırı öncesinde, İran'a karşı başlattığı iktisadi yaptırımların sonuç vermesini bekliyor. İran meselesini, yeniden başkan seçilmesi halinde ikinci döneminde ele almayı planlayan Obama'nın en son isteyeceği şeyin, İsrail'in seçimlerden önce İran'a saldırması olduğu ifade ediliyor. İsrail ise bu konuda çok sabırsız. Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Ehud Barak, İran'ın nükleer programının birkaç ay içinde geri döndürülemez noktaya geleceğini ve bir kez nükleer silah sahibi olduğunda İran'ın İsrail hava saldırıları için "bağışıklık bölgesi" haline geleceğinden endişeli.
İsrail'de giderek savaş yanlısı ifadeler yayılmaya başladı. Nükleer programına karşı İran'a yönelik uluslararası yaptırımların pek etkili olmadığını gören İsrail'de kendi güvenliğini sağlamak için başkasına güvenmeyip kendi işini kendisinin halletmesi gerektiği düşüncesi giderek yaygınlaşıyor. İsrail, İran'ın nükleer silah sahibi olmasını ölüm kalım meselesi olarak görüyor. Bu, bölgedeki İran hakimiyetinden dolayı Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan gibi ülkeleri de nükleer silah sahibi olmaya sevk edeceği, bölgede silahlanma yarışına yol açacağı için de İsrail'de endişelere sebep oluyor.
İran'dan Hizbullah'a silah sevkiyatı
İran'ın da İsrail'in saldırısına karşı Hizbullah'ı kullanmayı planladığı, bu kapsamda Suriye üzerinden 10 güçlü Scud füzesiyle 50 bin roket de dahil Lübnan'da Hizbullah'a silah ve mühimmat gönderdiği bildirildi. Bu roketlerin İsrail'in büyük bölümünü vurabilecek kapasitede olduğu kaydedildi.
İran'da da son zamanlarda İsrail'e yönelik söylemlerde artış görülüyor. Dini lider Ali Hamaney geçen hafta İsrail'in "ortadan kalkacağını” söylerken Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, İsrail'i "kanserli tümör" olarak nitelendirdi.
Diğer taraftan, İsrail'de de endişe seviyesi giderek yükseliyor. Geçenlerde İsrailli bir bakan, İran'a saldırı durumunda İran'ın günde 100 civarında misilleme saldırısı yapabileceğini ve saldırılarda 500 sivilin ölebileceği faraziyesinde bulundu. İsrail'de nüfusun yarısına gaz maskeleri dağıtıldı. Tel Aviv'de Savunma Bakanlığı binası altında, bombalı saldırılara karşı sığınaklar oluşturuldu.
İsrail, Demir Kubbe isimli füze savunma sisteminin Hizbullah'ın kısa menzilli roket ve havan topu saldırılarının çoğunu etkisiz hale getireceğini, milyarlarca dolarlık radar güdümlü Arrow füzelerinin de İran'ın uzun menzilli Şahab 3 füzelerinin üstesinden geleceğini planlıyor.
İsrail kamuoyu da hava saldırı konusunda bölünmüş durumda. Halkın çoğu bunu İsrail yerine korkunç hava gücüyle ABD'nin yapmasından yana. İsrail'in uzun mesafeden dolayı İran'ın nükleer tesislerini vurup dönmeleri de zorlu bir iş.
İsrail'de ordu ve istihbarat kurumlarındaki çoğu kişi, İran'a saldırının bu ülkeyi nükleer silah elde etme çabalarına daha da sıkı sıkıya sarılmasına yol açarak ters tepeceği görüşünde. Tüm bunlara rağmen Burleigh, bunların İsrail'i durdurmayacağı kanaatinde. Burleigh, "ABD seçinmlerinden kısa bir süre önce, kuvvetle muhtemelen de ekimde İsrail'in İran'a hava saldırısı yapacağına inanıyorum" dedi. İngiliz yazar, İsrail F-15 ve F-16 savaş uçakları İsrail hava sahasından ayrılmalarından uzun süre sonrasına kadar olanlardan haberdar olmayacağı, İsrail'in aynı zamanda Hizbullah'a karşı da önleyici saldırılarda bulunacağı kanaatinde olduğunu bildirdi. Burleigh tüm bunların zaten hassas olan bölgeyi kontrol edilemez bir savaş bölgesi haline getireceği uyarısında bulundu.
(Türkiye Gazetesi)
Hiç yorum yok...