MEYDANI olmayan başkent duydunuz mu hiç?
Londra'da Trafalgar, Paris'te Concorde Meydanı, Moskova'da Kızıl Meydan, Pekin'de Tiananmen, Roma zaten meydanlar şehri, Budapeşte, Lizbon, Prag, Zagrep, Amsterdam, Atina...
Hepsinin meydanları, dünyaca ünlü.
Ki meydan bir başkentin ana sembolüdür zaten.
Ya bizde?
Tüm meydanlar yok edildi.
Başta Kızılay, Ulus olmak üzere Tandoğan, İstasyon (Gar), Opera, İtfaiye (Hergele), Zafer, Sıhhiye meydanları yok edildi birer birer.
Ama yetmedi!
Yenimahalle Belediyesi'nin başkent için en önemli projelerinden birisi olan "Çayyolu Meydanı"na bile gözünü dikti Büyükşehir.
Belediye Meclisi CHP'li ve MHP'li üyelerin itirazına rağmen, meydan alanına lunapark yapılması kararını aldı.
Meydan yerine dönme dolap!
Yetmedi.
Batıkent'teki 10 dönümlük yeşil alanın da lunapark olması kararlaştırıldı.
Meydanlar, ortak paylaşılan kamusal mekanlar/alanlardır.
Karşılaşmanın, paylaşımın, iletişimin, toplumsal, kültürel, politik, ticari etkinliklerin, buluşmanın toplumsal alanı.
Toplumsal yaşamın, değişimin tanığı ve yansısı...
Trafik keşmekeşinde bir soluklanma, özgürlük imkanı.
Ya da demokrasi mücadelelerinin, demokrasi tarihinin simgesi.
Ki dünyada bir çok meydanın adı oradan, yarattığı/savunduğu o duygudan geliyor zaten:
Özgürlük Meydanı...
Buna rağmen meydan yerine lunapark diyorsanız...
Ya "meydan"ın tarihi, toplumsal, kültürel, ekonomik, mimari önemini, kent kimliği, şehir planlaması açısından yaratacağı imkanı bilmiyor, yok sayıyorsunuz.
Ya da siyasi agorafobi, meydan korkusu iliklerinize kadar işlemiş.
Başta Çayyolu sakinleri olmak üzere
Ankaralı bu karara meydan okumalıdır.
Yaşar SÖKMENSÜER Hürriyet/ANKARA
Hiç yorum yok...