Merhaba, saygı duyduğum ve fikirlerini önemsediğim bir abim;
"yazı yazacaksan prestij önemli, en dolu olduğun konuyu belirle ve yaz " demişti. Bir kadın en fazla hangi konuda dolu olabilir ? Elbette kendi hakkında, yani kadınlar hakkında...Günün önemi de göz önünde tutulursa kadınları yazmaktan daha anlamlı ne olabilirdi? Charles Iver " Bir erkeği eğitirseniz, bir insanı eğitmiş olursunuz. Bir kadını eğitirseniz , bütün bir aileyi eğitmiş olursunuz. " diyerek kadınların toplumlar için ne derece önemli olduğunu gözler önüne sermiş.
“Kadını aşağılayıp da yükselen devleti tarih yazmamıştır..." Toplumların temelini oluşturan kadınların her yıl hatırlanıp, kutlandığı “Kadınlar Günü” nedir ? Ne zaman, niçin ve nasıl hayatımıza girmiştir ?
"8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi kadın daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi.
26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka 'nın Kopenhag kentinde 2.Enternasyonele bağlı kadınlar toplantısında ( Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day-Dünya Kadınlar Günü ) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oy birliğiyle kabul edildi.
İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı. Kutlamalar ya da anmalar, değişen tarihlerde fakat her zaman ilkbaharda yapılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921 'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Ulusal Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşti." Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti.
Kadınlar her yıl, için bu kadar önemli ve iç acıtıcı tarihi günü anlamamakta ısrar edenlere rağmen, bunda ısrarcı olmalıyız. Emekçi, işçi kadınların kendilerinin bile belki sahiplenemediği bu günün önemini yine her yıl birileri yazılarıyla hatırlıyor ve de hatırlatıyor. Bana yazmamı bir erkeğin söylemesi kadar da anlamlı bir şey olamaz. Belki de "bazı değerlere " asıl sahip çıkması gerekenlerin çıkmayışı sadece toplumumuzun sorunu olarak sınırlandırılmamalı, tüm Dünya'nın sorunu bu!
Artık istiyorum ki kalbimde bir yerlerde kocaman bir acıyla, kadın olmanın değerini ve gücünü geri planda bırakan, bizlere sunulanları birer lütuf olarak değerlendiren toplumlardan biri olmayalım.." Kadın olmak, insan olmanın getirdiği tüm haklara doğuştan hak kazanmak demek; Şimdi bir çok geri kalmış toplumlardaki ; şiddet, sindirme, ezilme komplekslerini anlatmak istemiyorum. Bunlarla bizler zaten mücadele etme zorluğu olmadan, karşı çıkma haklarımıza sahip çıkarak önleyici çözümler getirebiliriz.
Nasıl mı? Bunu ancak kendi varlığımıza, kadınlığımıza hak ettiği değeri göstererek gerçekleştirebiliriz. Dik durabilmeli; hak ,yetki ve sorumluluklarımızın verilmesini beklemek eksiklik olur. Leo Nikolavich Tolstoy ne güzel anlatmış "Kadın öyle bir konudur ki, onu ne kadar incelersen incele, her zaman yep yenidir"
Çok mu hayalperest ya da çok mu gerçek dışı düşünceler bunlar? Bir çoğunuz daha bunları okurken; insanlar neler çekiyor, okadar kolay olsa bunca sorun yaşanır mı? Ön yargılarıyla iç seslerini hareketlendiriyor. Evet bu kadar kolay olduğunu zamanla göreceğiz... Zira; , yetki ve sorumluluk lütuf değil, haktır. Şimdi bir kez daha düşünelim: Kendine neyi layık gördüğünü belirle ve layığını yaşa. Tüm kadınlar, aslında tüm insanlar gibi güzel olan her şeyi hak ediyoruz. Dünya Kadınlarına sunulan 8”Mart Dünya Kadınlar Günü”'nün önemini sadece bu güne mahsus görmemeli; kadın olmak her zaman güzel hatırlanmaya layık olmaktır unutulmamalı ...
Bu özel günde kadınlığımın verdiği gururu herkesle paylaşmak istedim. Sevgiyle varlığının gücüyle yaşamanın heyecanı hep olsun içimizde. Aslında çok acı bir olayın günümüze yansımasının, bizlere büyük bir kazanç olduğunun farkına varın istedim...
PINAR EROGLU
Hiç yorum yok...