Çayyolu’na ismini veren dere Alacaatlı içinden akar, Çayyolu’na girerken “ıslah edilmiş” olduğundan artık kimse dereyi göremez. Onca kuraklığa karşın, dere gördüğünüz gibi bir hayli su taşıyordu. İşte ırmakların, vadilerin başkentinde sular böyle yok edilmiş, üzerlerine asfalt dökülerek barajların beslenmesine olanak tanınmamıştı...

ANKARA'NIN SUYUNA BAK!
ANKARA'NIN SU AÇIĞI NEREDEN DOĞDU?

Ankara, 1968 - 1969 yıllarında DSİ tarafından hazırlanmış su master planı paralelinde yapmak zorundadır. Yer altı kaynakları dışında, Ankara'nın su kaynaklarının tümü kentin kuzey / kuzey-batı yönünde yaklaşık 50 ile 150 km mesafede bulunmaktadır. Bu kapsamda Kurtboğazı, Çamlıdere, Eğrekkaya ve Akyar barajları yapılmış ve devreye sokulmuş bulunmaktadır. Kavşakkaya barajı da sisteme dahil edilecektir.

Master planda Ankara'nın 2030 yılına kadar içme suyu ihtiyacını karşılaması öngörülen Işıklı/Gerede sisteminin hizmete alınması DSİ tarafından planlanıp, bu doğrultuda projenin finansmanı için 2004 yılında Japon devlet kredi kuruluşundan (JBIC) kredi sağlanması yönünde görüşmeler tamamlanmış. Çok uygun koşullardaki söz konusu kredi anlaşması, Hazine Müsteşarlığı tarafından imzalanma aşamasına gelindiğinde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığınca reddedilmiş. Reddetme gerekçesi olarak da uzun dönemli içme suyu yatırımlarının ASKİ tarafından yürütüleceği ve adı geçen Işıklı/Gerede sisteminin de Büyükşehir Belediyesi yatırım programına alınacağı belirtilmiş, ancak bugüne kadar bu konuda herhangi bir çalışma yapılmamış. Uzmanlarca Ankara'da önümüzdeki yıllarda meydana gelecek su açığının asıl nedeninin bu olduğu belirtiliyor.

KIZILIRMAK ANKARA'NIN SU KAYNAĞI OLAMAZ
Kızılırmak'ın 2030'lu yıllara kadar Ankara'nın içme suyu kaynağı olarak ekonomik ve teknik nedenler nedeniyle düşünülmemiş ve değerlendirilmemiş.
Sivas, Kayseri, Kırşehir'in tüm kirlilik yükü Kızılırmak'ta. Kızılırmak'ta başta demir ve mangan olmak üzere, kurşun, çinko, krom ve bakır gibi ağır metallerin yanı sıra özellikle Ötofikasyona neden olan fosfor aşırı derecede bulunuyor. Nehrin sertlik, sülfat ve klorür değerleri çok yüksek. Bunların ileri arıtma teknikleri kullanılmadan içme suyu standartları değerlerine düşürülmesi mümkün değil. Ayrıca İvedik arıtma tesislerinin bugünkü haliyle bu suyu arıtması mümkün görülmüyor. Kod olarak Ankara'nın aşağısında bulunan Kızılırmak suyunun Ankara'ya taşınmasının olağanüstü büyük enerji kullanılmasına yol açacağı uzmanlarca belirtiliyor.