Önceki yazımızda kaldırımların yapımıyla ilgili hataları, bu hataların yayalara verdiği zararları ve çözüm önerilerimi sunmuştum. Bu sayımızda da yaya ulaşımını büyük ölçüde engelleyen kaldırım işgallerini gündeme getirmek istiyorum. Tespit ettiğim belli başlı işgalleri; bunların mahsurlarını yayalara verdiği zararları ve çözüm önerilerimi şöyle sıralayabilirim.
1. OTOBÜS DURAKLARI; Mevcut otobüs duraklarının tamamı demiyorum ama çoğu maalesef yaya trafiği dikkate alınmadan rasgele kaldırımın ortasına konduruluyor. Tabi bu durumda yayaların rahat yürümesi de engellenmiş oluyor. Oysaki kaldırımın dışına yapılabilir, tabi burada akla gelecek ilk soru kaldırımın bitiminden sonra özel mülk başlıyorsa ne olacak ? Bankalar ATMleri için özel mülklerde kendilerine yer bulabiliyorlar. Bankalar bu işi çözebildiğine göre belediyeler de pekala çözebilir. Bu yapıldığında bir engel de ortadan kalkmış olacaktır; özellikle soğuk ve yağışlı havalarda korunaksız otobüs ve dolmuş durakları soğuk algınlığına bağlı hastalıkların artışının sebeplerinden birisidir. Duraklar daha büyük ve daha mazbut yapılabilir, buna bağlı hastalıklar da azalabilir. Yıllardır izliyorum çok değişik şekil ve ebatlarda duraklar yapılıyor, estetik önemli ama dış etkilere karşı korunaklı olması vatandaşların sağlığı açısından çok daha önemli.
2. BÜFELER; Büfelerde otobüs durakları gibi yaya kaldırımlarını işgal etmektedirler. Büfeleri yaya kaldırımlarının dışına taşımak otobüs duraklarını taşımaktan çok daha kolay olacaktır, yani uygun yer bulma imkanı otobüs duraklarına göre çok daha fazladır. Büfeler için en uygun yerlerden birisi parklardır, büfelerin yoldan 3-5 metre içeride parkın içine yapılması yaya trafiğine engeli ortadan kaldıracağı gibi vatandaşların daha kolay alışveriş yapmalarına da imkan sağlayacaktır, hatta büfenin önüne birkaç bank konarak küçük bir dinlenme alanı oluşturulabilir, bu alanda oluşacak oturma gurubu büfeden alışveriş yapanların, yoldan geçenlere engel olmadan büfeden alacakları yiyecek içecekleri, rahat bir şekilde oturup dinlenerek yemelerine de imkan sağlayacaktır. Uygun yer bulunamayan büfelerinde yayalara saygının gereği olarak mutlaka kaldırılması gerekir.
3. AĞAÇLAR, TRAFİK İŞARETLERİ, ELEKTRİK DİREKLERİ gibi elemanlar özellikle engelli vatandaşlarımız başta olmak üzere hemen hemen tüm vatandaşlarımızın şikayet konusudur. Çevremizi dikkatle incelediğimizde bu konuda bir standartın olmadığı uygulamanın işi yapan ustanın - işçinin insiyatifine bırakıldığı anlaşılmaktadır, örneğin 1- 1,5 metre genişliğindeki bir kaldırımın tam ortasına 60 cm x 60 cm ebatlarında bir kutunun içerisine ağaç dikilmektedir, bu durumda bırakın kaldırımda birkaç kişinin yan yana yürümesini tek kişi bile zor yürümektedir. Birçok yerde kaldırımın bitişiği yeşil alan olduğu halde gereksiz bir masraf yapılarak ağacın kaldırıma betonun içerisine hapsedilmesine, yayalara engel çıkarılmasına bir anlam veremiyorum. Yönetmenliğe göre yapı yaklaşım sınırı en az 5 metredir, bunun anlamı vatandaş kaldırımdan sonra yola paralel en az 5 metrelik bir şeridi kendisi zaten ağaçlandırıp yeşillendirmektedir, belediyenin ayrıca ikinci bir masraf yapmasına gerek yoktur. Bunun çözümü daha önce yapılanlar için pahalı ve zordur, ama hiç değilse yeni yapılanlar ve yeniden yapılanlarda yaya trafiğini rahatlatacak tedbirleri almak pekala mümkündür. Yaya trafiğine ayrılan kaldırım genişliğine asfalttan itibaren 1 metrelik bir ilave yapılması durumunda problem büyük ölçüde çözülmüş olacaktır. Ağaçlar,trafik işaretleri, elektrik direği gibi elemanlar bu bölüme rahatlıkla dikilebilir yayaların da bu konudaki şikayetleri ortadan kalkmış olur. Bu 1 metrelik bölüm, çizgi şeklinde değişik renkte bir kaldırım taşıyla yaya kaldırımından ayrılabilir, örnekleri var çokta güzel oluyor.
4. PANOLAR; Kaldırıma konan ELEKTRİK PANOLARI, TELOFON PANOLARI, DOĞALGAZ VANALARI, YANGIN VANALARI, DAĞITIM MENFEZLERİ gibi engellerde yaya ulaşımına büyük ölçüde zarar vermektedir. Bu saydığım elamanların ebatları çok küçük olduğundan bu elemanlara kaldırım dışında yer bulmak pekte zor olmayacaktır.
5. ÜST GEÇİT AYAKLARI; Üst geçit ayaklarının birçoğunda yer müsait olmasına rağmen geçidin ayakları ve de merdivenleri yaya kaldırımının üzerine inşa edilmektedir. Üstgeçidin direk ve merdivenlerinin yaya kaldırımının dışına yapılması hem yaya trafiğini engellemeyecek hem de daha estetik olacaktır diye düşünüyorum.
6. REKLAM PANOLARI; Reklam panoları yerleştirilirken diğer engellere oranla daha dikkatli davranılıyor, temennimiz engelin tamamen ortadan kalkmasıdır. Tabi ki bu yayaları daha da mutlu edecektir.
7. ARAÇ İŞGALLERİ; Kaldırımların park yeri olarak kullanılması kötü bir alışkanlık olarak halkımız tarafından benimsenmiştir, pek az duyarlı vatandaşımızın dışında bu durumdan şikayetçi olanda pek yoktur. Bu konunun çözümü çok zor ve de çok pahalıdır. Ancak plan aşamasında kısa süreli çözümler yerine daha kapsamlı uzun ömürlü projeler üretilse, en azından gelişmiş ülkelerin tecrübelerinden yararlanılsa (kopya çekilse) gelecekte daha rahat ederiz, aksi taktirde problemin artarak devam etmesi kaçınılmazdır.
8. ESNAF İŞGALLERİ; Kaldırımların teşhir ve satış alanı olarak kullanılması da halkımızın çok eski ve kötü alışkanlıklarından birisidir. Bu işgallere son vermek belediyelerimizin yetkisindedir, esnafımız yaptığının suç olduğunu pekala bilmektedir, ama belediyenin gösterdiği töleransı sonuna kadar kullanmaktadır. Belediyelerimiz isterlerse bu sorunu çok kolay çözebilirler.
. Gelecekte sorunların azaldığını görmek için yetkililerimizden daha titiz çalışmalarını bekliyoruz.
Zeki Baydili
Hiç yorum yok...