Gezginler Yapı Kooperatifi... Eskiler bilir; Ali Rıza Bey Ormanı'nın orta yerini parsellemişti. Bir dizi usulsüzlükle burada inşaat yapmaya çalışan bir kooperatifin orman içindeki arsaları 2001 yılında Yargıtay Genel Kurulu kararıyla iptal edildi.

Ali Rıza Bey Ormanının tepe noktasında bir bölüm arazi kalemle işaretlenmiş, içi de sarıya boyanmış, imara açılmıştı. Ormanı koruması gereken hangi makamlar varsa, o makam sahipleri parsellerde boy gösteriyordu.

Kimler yoktu ki bu kooperatifin içinde, siyasiler, bürokratlar,ünlüler... Bizi mahkemeye verdiklerinde tapularını dava dilekçelerinin ardına iliştirmişlerdi. Dava dilekçesi kitap gibi olmuştu...

Ama kooperatifin en ünlü üyeleri arasında şu sıralar AKP Genel Başkan Yardımcısı olan Salih Kapusuz da vardı.

Kooperatifin arsa tapuları iptal edilince, TBMM'den bir kanun çıktı. Eğer bir kooperatifin arsaları yargı yoluyla iptal edilirse devlet kooperatif üyelerinin zararını tazmin edecekti. Burada da öyle oldu...

Silahları o tarihte toprağa gömdük. Orman alanı kurtulmuştu ya, bizim için önemli olan oydu. Varsın kooperatif ne yapıyorsa yapsın, diye düşündük.

Yıllar sonra belediye meclisi üyeliğim sırasında Bu Kooperatif ile ilgili kararlar yeniden gelmeye başladı. Dodurga Köyünün on para etmez taşlık yamaçlarından yine arsa almışlardı. Burası planlarda yeşil alan çıkınca(!) yeni yer istemişlerdi belediyeden. AKP yönetimindeki Yenimahalle Belediyesi de kaydıra kaydıra Park Caddesine kadar taşımıştı arsaları.

Yani kuş uçuşu, cetvelle çizseniz 4,5 kilometre.

Bu kaydırma ile teneke adeta altına dönüşecekti kooperatif için. Kürsüye çıkıp tüm belediye meclisi üyelerine geçmişte olanları bir bir anlatıp bu başkanlık önergesini kabul etmemeleri gerektiğini ortaya koydum.

CHP grubu olarak bu karara kapı gibi karşı durduk. İş parmak hesabına geldiğinde, AKP'lilerin parmak sayısı daha çok olunca bu usülsüzlüğü durduramadık.

Yerel yönetim seçimlerinin ardından benim dışımda herkes yeniden girdi belediye meclisine. Listelerden nedense ben ayıklan-mıştım. -Bunları okuyunca nedenini daha iyi anlamış olacaksınız-

Ve ardından yerel seçimlerle birlikte mühür bizimkilerin eline geçti. Artık pek çok yolsuzluk, usülsüzlük, kayırmacılık, rant sona erecek, Çayyolu'nun dokusu, geleceği korunacak diye öylesine mutluydum ki...

Örneklerden biri de yukarıda anlattığım olaydı.

Aylar sonra sordum; ne yaptınız diye...

"Planları bozamayız artık" dediler.

Yani inşaata yol vermişlerdi.

Şimdi Gezginler'in inşaatları boy atmaya başladı.

Adı LOTUS!...

Hani şu gazetelere çarşaf çarşaf ilan veren LOTUS!

Hele bir de şantiyeleri var ki, deme gitsin! Park alanının orta yerine kurulmuş; almışlar Yenimahalle Belediyesi'nden tepe tepe kullanıyorlar.

Müteahhit firma kim?  Özçelik - İmaj!
Hani şu kimin kimi idare edeceğini merak ettiğimiz Makromarketin bulunduğu, şimdi Yenimahalle Belediyesi'nin Çayyolu'ndaki ek hizmet binasını yapan firma. Yenimahalle Belediyesi bu binadaki  iki katı almakla bir anlamda buranın "idare binası" olarak belirlenmesine de yol açmış oldu. Yani herkesin herkesi idare ettiği bir noktaya geldik. O fasit dairenin içine bir biz girmedik, girmemekte de kararlıyız...