Uzayıp kısalabilsin...
*
Beş yıl olur...
Yedi yıl olur...
Cumhurbaşkanlığı’nın süresini referandumla 5 yıla kısalttılar, önceki gün çıkıp 7 yıla uzattılar...
Muhtarın muhtarlık süresi belli, ilaç ya da yoğurt alıyorsun üzerinde son kullanma tarihleri yazılı, çamaşır makinesinin garanti süresi var...
Ama ülkenin en başındaki kişisinin görev süresi belli değil...
Niçin?..
*
Ayrıca Cumhurbaşkanı’nın kendisi de zaten o koltukta ne kadar oturacağını bilmiyor...
Berber koltuğunda insan ne kadar oturacağını bilir... Otobüste kaptan şoförün direksiyonda oturma süresi kanunda yazılı... Otele girerken kaç gece diye sorarlar adama...
Bu bilmiyor...
Şu anda bu ülkedeki koltuk sahipleri arasında, o koltukta ne kadar oturacağını bilmeyen bir tek kişi var...
O da memleketin Cumhurbaşkanı...
Neden?..
*
Anayasa referandumunda halkın “evet” demesini isterken, milletvekilliği seçimi 4 yıla indirilmişti... Yalvar yakar “böylesi doğru” diyerek de Cumhurbaşkanlığı’nın süresi 5 yıla çekilmişti...
Milletvekilleri; daha bir yıl zamanları varken, referandumdan çıkan sonuca göre erken seçime gönderildiler...
Ama aynı AKP, Cumhurbaşkanlığı’nın süresi için “yasa çıktığında seçilmiş olanları kapsamaz” diyor...
Sebep ne?..
*
Çünkü arkadaş, başbakanlık süresi dolunca, çıkıp cumhurbaşkanı olacak...
Başka adam yok çünkü memlekette...
İyi ama; Gül’ün süresi 5 yıl olursa kısa geliyor...
İkinci kez seçilir de 10 yıl olursa, uzun geliyor...
7 yıl olursa eh...
Ucu ucuna ancak...
*
Ama bir sorun çıktı:
Ya şu an süren sağlık sorunu aşağıda çalışmasına engel olur, doktorlar fazla hareket etmesine izin vermezlerse?..
O zaman belli ki 5 yıla kısalır...
Cumhurbaşkanlığı koltuğu değil, pijama lastiği mübarek...
*
Tüm bu olanların özetidir aslında; memleket babalarının çiftliği...
Anayasasını, yasalarını, kurumlarını, kurallarını, hukukunu kendi keyiflerine göre değiştirip kendi çıkarlarına göre ayarlayabiliyorlar...
Sesi çıkmıyor, sinmiş Türkiye...
Bekir COŞKUN
Cumhuriyet
Hiç yorum yok...