Şehirlerarası otobüsler artık Koru kavşağında yolcu indiremiyor, hem de bindiremiyor... Bu yasaklama Çayyolu için giderek işkence halini alıyor. Neresinden bakarsanız bakın, Çayyolu oturanlar için bir saatlik bir zaman kaybı sözkonusu. Bakın bölge halkı bu konuda neler düşünüyor, neler yapıyor?...
“Saçma ve gayri insani yasak”
Çayyolu’nda oturuyorum. Geçenlerde eşim ve kızım İstanbul’dan geldiklerinde Koru Sitesi’nde inmelerine (saçma ve gayri insani yasak yüzünden) izin verilmedi. Aşti’den taksi pahalı olur diye dolmuş beklediler. Dolmuş gelmedi. Daha fazla soğukta kalmamak için dünyanın parasını vererek taksi ile geldiler. Verdikleri taksi parası İstanbul-Ankara otobüs parasından fazlaydı. Burada amaç taksici esnafın refahı ve de tabii ki Çayyolu halkının cezalandırılması mıdır? 21.yüzyılda Avrupa Birliği’ne girmek isteyen bir ülkede böyle işkence olur mu? Bu işkence bile Avrupalı olamadığımızın bir işareti değil mi? Sayın Çayyolu Platformu yöneticileri özellikle Engin UÇ beye ve Yenimahalle Belediyesi Başkanı’na sesleniyorum. Lütfen bu sorunu çözümü için azami gayret gösterin. Saygılarımla...
Egemen Soylu
İzzettin Bey Belediyeye üç posta gönderdi
Y. İzzettin Bulut, Büyükşehir Belediyesi’ne bilgi edinme yasası gereğinde bir dilekçe gönderdi;
“Şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan otobüslerin sadece AŞTİ’de bindirme-indirme yapacağına yönelik olarak belediyeniz zabıta karakolunca firmalara verilen Tebligat Belgesinde, güzergah boyunca yolcu bindirme-indirme yapılmasının kanunen yasaklandığı belirtilmektedir. Söz konusu kanunun numarasının, adının ve ilgili maddesinin tarafıma ivedilikle bildirilmesinin sağlanmasını saygılarımla rica ederim.”
Bulut, süre dolmadan ikinci ikaz yazısını da göndererek durumu bir kez daha hatırlatma gereği duydu;
“Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde, yukarıda bulunan ve 30 Ekim 2009 tarihinde size gönderdiğim e-postamın cevaplanması gereken 15 günlük yasal sürenin dolmak üzere olduğunu hatırlatmak istiyorum.”
İzzetin Bey, sürenin bittiği gün bir elektronik posta daha gönderdi Büyükşehir Belediyesi’ne ve yasal olarak artık ne yapmaları gerektiğini anlattı.
“Sayın İlgili,
Şehirlerarası otobüslerin AŞTİ dışındaki güzergahlarında yolcu alma-indirme uygulamasının durdurulmasına ilişkin Belediye Zabıtası tebligatında refere edilen kanunun adı, numarası ve ilgili maddenin Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde tarafıma bildirilmesini 30 Ekim 2009 tarihli e-postam ile talep etmiştim.
Müteakiben, 13 Kasım 2009 tarihli e-postam ile yasal sürenizin dolmak üzere olduğunu hatırlatmıştım.
Talebime ilişkin yasal süreniz dolmuş bulunmaktadır.
Bu nedenle, talep ettiğim bilgilerin bugün içerisinde gönderilmesini, böyle bir bilgi mevcut değilse, söz konusu yasaklama kararının ivedilikle kaldırılmasını rica ediyorum.
Saygılarımla,”
Y. İzzettin BULUT
Otobüsle yolculuk yapanlar sabit gelirliler
Mesa Koru’da ve şehirlerarası otobüslerin yolcu indirip bindirmelerinin engellenmesi neredeyse bir kent büyüklüğündeki semtin mağdur edilmesi anlamına geliyor. Çünkü burada inemediğiniz ya da binemediğinz otobüse binmek için AŞTİ’ye kadar hele bavullarınız da varsa bir taksiyle gitmek veya gelmek durumundasınız ki otobüs ücreti kadar taksi ücreti ödemeniz gerekiyor. Otobüsle yolculuk yapanlar genellikle öğrenciler, sabit gelirliler, emekliler yani kendi özel arabaları olmayanlar; bu geçim koşularında gerçekten bir cezalandırma bu uygulama... Diğer kentlere benim bildiğim kadarıyla şöyle bir bakacak olursak İstanbul’da Esenler ve Harem gibi iki büyük otogar olmasına karşın birçok otobüs şirketinin Merter, Alibeyköy, Okmeydanı, Çağlayan, Ataşehir ve Küçükyalı’da ayrıca terminalleri var. Bu da yetmiyor bu terminallerden kentin çeşitli semtlerine servisler var. İzmir’de otogar’dan her semte otobüs şirketlerinin servisleri var. Antalya’da hem otobüs şirketlerinin servisleri var hem de ring seferi yapan Terminal otobüsleri... Alanya’da hatta birçok küçük kentte bile servis uygulamaları olduğunu duyuyorum. Bursa’da otobüs şirketlerinin servisleri yok fakat belediyenin her semtten direkt terminal otobüsleri var. Ankara’da bunların hiçbiri yok. AŞTİ’de bavullarınızla inip Çayyolu’na -veya başka bir semte gitmek için- taksi dışında ancak bir minibüse sıkışabilirsiniz. Yoğun trafikte özellikle kalkacak otobüse zamanında yetişmek için en az bir saat önce evden çıkmak zorundasınız. Yani zamandan da kayıp; ayrıca trafik yoğunluğuna gereksiz bir ekleme. Öte yandan Varan ve Ulusoy’un Eskişehir yolundaki terminallerine izin verilirken Kamil Koç’un neden kapandığı da ayrıca anlaşılamayan bir konu. Burada başka bir rant meselesi mi rol oynuyor sorusu geliyor akıllara??? Tıpkı İstanbul’un Çağlayan’ı, Ataşehir’İ, Okmeydanı, Küçükyalı’sı gibi Mesa Koru veya Yaşamkent kavşağında küçük bir durup kalkma yeri oluşturulabilir.
Çayyolundaki sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla akılcı gerekçelerle bu yanlış uygulamanın düzeleceğine inanıyorum. Bunun için imza toplamak mail ve faksla bu şikayeti AŞTİ yönetimine bildirmek gibi birçok yolun denenmesi gerektiği görüşündeyim. Şahsen ben yukarıda yazıdığım hususları AŞTİ Halkla İlişkiler adresine göndereceğim.
Şule Türel
Şehirlerarası otobüsler artık duramıyor.
Karayolları kanununu artık uygulamaya karar veren; güçleri genelde taksi şöförleriyle otobüs şöförlerine yeten halktan kopuk yaşayan başkentli yetkililer yüzünden otobüs firmaları artık eskişehir yolu güzergahında; Üstün petrol de dahil olmak üzere terminalden kalkıştan sonra mesa plaza ve konutkent kavşağında artık yolcu indirip bindiremiyor. Zabıtalar bu noktaları gece-gündüz denetleyip otobüslerin plakalarına büyük cezalar yazıyorlar.
Otobüs şirketlerine ait servis araçlarının tekrar en kısa süre içinde hiz-mete sokulması için izin verilmesinin dileğidir.
NOT: Taksi, Konutkent ll’den AŞTİ nin içine yaklaşık kırk milyon lira civarında yazıyor.
Vatandaş
Bu, insanlara işkence değil de nedir!
Yaşamkent’te oturuyorum. Sürekli Eskişehir - İstanbul - İzmir gidiş gelişlerimiz oluyor. Otobüs firmaları artık Migros - Koru Sitesinde, Yaşamkent’te indirmiyorlar. Peki bu Çayyolu’nda oturanların ne günahı var. Ben İstanbul’dan 30 TL’ye Ankara’ya geliyorum. Taksiyle AŞTİ’den 50 lira ödeyerek evime gelebiliyorum. Aradaki zaman kaybım da cabası. Bu insanlara işkence değil de nedir! Hiç kimsenin de sesi çıkmıyor. Hep bizi kazıklıyorlar. Su abonesi olabilmek için 1800 TL (Bir milyar sekiz yüz) yatırdık. Başka bölgelerden 300 TL alınıyor. Bizim günahımız ne? Şimdi de taksiciler kazansın diye yapılıyordur. O zaman otobüsler de gitmesin o güzergahtan. Hiç huzur içinde yaşayamayacak mıyız? Bizlerin üzerine yüklendikçe yükleniliyor. Ne zaman refaha ereceğiz Allahım, nedir günahımız.
Leyla Altun
Mağduriyetimizi anlatamam...
Sayın Yılmaz DAĞDEVİREN’in tüm görüşlerine katılıyorum. Çayyolu Bölgesinde oturan insanların mağduriyetini anlatamam. En başta eşim sürekli Ege Bölgesine otobüsle yolculuk yapıyor, Seyahatlarinde Koru Migrosta inip, yine oradan biniyordu. Ancak son birkaç kezdir AŞTİ’ye gidip gelmek zorunda kalıyor. Hem zaman kaybı, hem yorgunluk, hem de maddi olarak bir kayıp yaşamaktayız. Elde valizle ve çantalarla her AŞTİ’ye gidip ayrı bir masraf, taksiye binseniz dünya para, dolmuşa sabahları binebilmek ne mümkün, dünya kadar da yol yürümesi cabası. Sizlerin bu konudaki desteğinizi bizlerden esirgemeyeceğinizi düşünerek saygılar sunuyorum.
Betül Küçük
Yeni Emniyet Müdürü bu sorunu çözer...
Başkente yeni atanan sayın kayseri emniyet müdürümüzün kamu vijdanını kendisine dayanak yaparak çayyolu sakinlerinin bu haklı sorununu inşallah en kısa zamanda çözeceğini umut ediyoruz.
İnanç Mollaoğlu
80 yaşındaki annem yasak mağduru...
80 yaşındaki annemi “yasak” diye Yaşamkent’te indirmeyen otobüs firmasına, elinde bavulu AŞTİ’den 50 tl. taksi parası vermemek için Yaşamkent otobüs durağı Armada önüne kadar yürüten,30 dakika bekledikten sonra 30 dakika da otobüs ile yolculuk yaptıran zihniyete kim hesap soracak?
Şimdi birileri çıkıp “ananı da sen alıp gelseydin kardeşim” de-mesin. Ben de öyle yaptım zaten. Ama ya yapacak birileri yoksa ?
Susmayın, sustukça sıra size gelecek Çayyolu - Ümitköy- Konutkent - Yaşamkent sakinleri... Saygılarımla..
Yaşamkentli
Ambülans kazasını unutmamak lazım
Çayyolunda Mesa kavşağında 2004 yılındaki ambulans kazasını unutmamak lazım. Şehirlerarası otobüsler için mutlaka yolcuların inip ve binebileceği bir terminal yapılmalı.
Osman Öz
Bu da bir başka çözüm; Taksi dolmuş...
Bugün aracına bindiğim gün görmüş taksi şöförü Almancı sorunun kesin çözümünün geçiktirilen metro çalışmaları olduğunu ifade etmekle beraber bulunduğum teklifin görüşülmeye değer olduğunu da söylemekten kendisini alamadı ....
Yaşamkentten başlamak üzere sadece terminal ve çayyolu mahalleleri arasında ring yapan taksi dolmuşlar; zamanında , eski terminal ile ulus arasında çalışanları gibi ...
Fiyat konusundada şu örneği verdim:
Meşrutiyet Meşhur peynircinin önünden kalkan taxsi dolmuş şöförü arkadaş bizim koru sitesine kadar adam başına 5 lira alıyor ve aracına ancak üç kişi bindirebiliyor.Dönüşdede genelde kızılaya boş geliyor ve bu rakam onu kurtarıyorsa bu güzergahda ücret konusunda belki görüşmeler yoluyla uzlaşmaya varılabilir
Mesela Terminal - Koru Sitesi üç lira kurtarabilirmi diye soru yorum: Tabii koltuk sayısı biraz fazla ve bavullarında sığabileceği bir araç modeli seçilmek şartıyla neden olmasın cevabını alıyorum...Büyükşehir belediyemize duyurulur !!!
İsimsiz
Mağdur semt ÇAYYOLU
Mağdur semt ÇAYYOLU’nun olumsuzluklarına bir tane daha ekleme yapın.
Madrabaz bir vatandaşın oturduğu yerden Koru Migros’tan yolcu alan ve indiren otobüs firmalarına karşı yapmış olduğu saçma sapan mücadele, yetkililerinde onay vermesiyle nihayetlendi.
Evet şimdi otobüs firmaları artık sadece buradan değil aşti dışından, hiç bir yerden ne yolcu alıyor, nede yolcu indiriyor. Bir deli kuyuya taş atar kırk akıllı çıkarmaya çalışır. Maalesef öyle oldu.
Oturduğu yerden inen ve binenleri görerek hasetlenen, kişilik çatışması yaşayan vatandaşın rahatsızlığı, daha doğrusu hastalığı, çayyolunda yaşayan 300.000-400.000 kişinin mağduriyetine yol açtı.
Sayın yetkililer bu güne kadar kendilerine yapılan ciddi müracaatlara cevap vermezken, bu tür aptalca bir müracaata nasıl onay verirler.
Sayın yetkililer; burası İstanbul değil ama Başkent olarak 4 ana girişi olan metropol bir şehirdir.
Elbetteki 4 ana kent giriş yolu üzerinde birer terminal yapmak, yada yapılmış olanı bozmamak, kamu yararına bir davranıştır.
Yolcu zorunlu olarak aştiye getiriliyorsa, demekki ortada bir menfaat, menfaat ortaklığı söz konusudur. Evimin önüden geçerken inemiyorum aştiye gidiyorum elde valiz, yol yorguluğu cabası bulabileceğim bir dolmuşla eve geri gel. Yok böyle
Lütfen aklınıza başınıza devşirin ve Kamu Yararına olan yapılmış, iskan edilmiş faydalı olan hususları bozmayın.
EN KISA ZAMANDA ÇAYYOLU (MİGROS YADA HERHANGİ BAŞKA BİR YERDE) ŞEHİRLER ARASI YOLCU İNDİRME VE BİNDİRME YERİNİN faaliyete geçirilmesini ve vatandaşların zararına olan işlerin bir daha yapılamamasını rica ederim.
Yılmaz Dağdeviren
Hiç yorum yok...