I- ÇAĞDAŞLIĞA ÖRNEK GÖSTERİLEN ÇAYYOLU; DÜNYANIN ÇAĞDAŞ HİÇ BİR KENTİNDE GÖRÜLMEYEN, İNSAN SAĞLIĞI İÇİN RİSKLİ KONUMDAKİ "BAZ İSTASYONLARI VE YÜKSEK GERİLİM HATLARI"NDAN ARINDIRILMALIDIR.
III- ÇAYYOLU SAKİNLERİNİN ÜSTLERİNE DÜŞEN İDARİ VE HUKUKİ BAŞVURU HAKLARI VARDIR. ÇAYYOLU PLATFORMU ÜYESİ OLAN DERNEĞİMİZ, BU HAKLARINI KULLANMAK İSTEYENLERLE BİRLİKTE HAREKET ETMEKTEDİR.
Çayyolunda başınızı kaldırıp göğe baktığınızda, sayısı 70'i geçen baz istasyonlarını, 40 km civarında olan yüz binlerce volt elektrik yüklü yüksek gerilim hatlarını görürsünüz. Şaşırtıcı olan, bazı baz istasyonları ile yüksek gerilim hatlarının mesken, okul vb meskûn mahallere inanılamayacak kadar yakın ve neredeyse pencerelere veya yere değecek gibi olmasıdır.
1983 tarihli Çevre Yasası'nın bazı maddeleri, 13/5/2006 tarihinde değiştirilmiş bulunmaktadır. Ancak, Yasanın 20.i maddesinde ve 07.06.2006 tarihinde yayımlanan idari cezaların uygulanması hakkındaki 2006/10 Sayılı Genelge'nin "İyonlaştırıcı Olmayan Radyasyona İlişkin Cezalar" başlıklı 4 ncü Maddesinde; "Çevre Kanununun Ek 8 inci Maddesi uyarınca yürürlüğe konulan Yönetmelik hükümlerine aykırı davrananlara (sadece) 1.000 Türk Lirası idarî para cezası verilir." hükmüne yer verilmiştir.
Halbuki, Ülkemizde; Elektromanyetik alan yaratan kaynaklardan GSM Şirketlerine ait baz istasyonlarının, ayrıca kamuya ait yüksek gerilim hatlarının bazılarının konuşlandıkları alanların değiştirilmesi talepleri vb hususlarda açılmış binlerce dava vardır. Derneğimiz organizasyonunda da çevrede devasa bir direk üzerine kurulu bir kule baz istasyonunun kaldırılması yolunda açılmış dava kazanılmıştır ve Yargıtay aşamasındadır. Türkiye'de bilinen ilklerden olan bu dava, onanması halinde "emsal karar" olacaktır.
Üzerinde durulması gereken, elektromanyetik alan kirliliğinin sadece büyük şirketler tarafından yaratabileceği ve gözle görülemeyen böyle bir durumun tespiti için de ölçtürmesi gerektiğidir. Ancak, ölçtürme imkanları bireyler için son derece sınırlı ve önemli ölçüde masraflıdır.
Bu yüzden, insanların bu günkü sağlığı kadar torunlarının da sağlığını ve genetik yapısını etkileyebilecek olan elektromanyetik alan kirliliği yaratılmasının 1.000 YTL para cezası ile geçiştirilmesi; konunun yeterince önemsenmediği veya çeşitli sebeplerle önemsenemediğini göstermektedir. Kısaca, "elektromanyetik kirlilik" için idari yaptırımı 1000 YTL olarak belirlemek; cirosu trilyonlar olan şirketler karşısında "dostlar alışverişte görsün" demektir. Gerçekte, yetersiz cezalandırılmakla; bireyin sağlığını ve soyunu koruma, sağlıklı çevrede yaşama hakları risklerden korunamamıştır.
Çağdaşlığa örnek gösterilen Çayyolu'nda; sağlık için riskli konumda olan baz istasyonlarının uygun yerlere taşınması ve/veya elektromanyetik kirliliğe sebep olmayacak teknolojiler kullanılması, insan sağlığı ve hava trafiği için tehlike arz eden yüksek gerilim hatlarının meskûn mahallerde yer altına alınması ivedilikle gereklidir.
Çayyolu sakinlerinin üstlerine düşen idari ve özellikle hukuki başvuru hakları vardır. Çayyolu Platformu üyesi olan Derneğimiz, bu haklarını kullanmak isteyenlerle birlikte hareket etmekte, onlara her türlü bilgi, belge, danışma hizmetleri sağlamakta, paylaşmak istenildiğinde bu hakları birlikte kullanmaktadır.
M. Ramazan ÖNGÖRE (ÇEKOD)
Çayyolu Platformu: 236 10 33, cap@cayyolum.com
M. Ramazan ÖNGÖRE: cekod06@yahoo.com
Hiç yorum yok...