Eşeği ölünce üzüldü, onu makasta yolun kenarına gömdü, yeri kaybolmasın diye bir taş dikti başına…
Bir hafta sonra geldi ki başında üç kadın oturmuş…
Ellerini açmışlar havaya…
Birisi ev istiyor, iki oda bir salon olsa yeter diyor…
Birisi oğluna iş istiyor; boş gezmesin…
Birisi romatizmasının geçmesini rica ediyor yatırdan…
*
İnşaatta terini sildiği mendili yandaki çalıya asan kalıpçı ustası, birkaç gün sonra baktı ki çalıda belki bin tane çaput…
Gelen bağlıyor…
Giden bağlıyor…
Genç kızlar adını da koymuşlar:
“Kısmet Baba…”
*
Google’a “Durduğu yerde eşyaları yanan ev” yazıp tıklayın, kaç gündür medyada var; evde sık sık yangın çıkınca karakola başvurdular…
Polis baktı, inceledi…
“Dikkat edin, Allah muhafaza yangın çıkmasın sonra” deyip gittiler…
O gece oturma odası yandı…
*
Yangınların arkası gelmeyince evlerini değiştirdiler…
Yeni evde de yangın çıktı…
İtfaiye, polis, savcı derken… Çare bulamadılar, yangınlar devam etti… Evin sahibi Zeki Toprak bir hoca getirtti, okudu üfledi hoca…
Hoca gitti, halı yandı…
*
Valiye gittiler…
Vali Siirt Üniversitesi’nden bilim adamlarını yanına aldı, bir de müftüyü…
Bilim adamları sebebini bulamadılar, müftü medyaya kimin yaptığını açıkladı:
“Cinler…”
Vali de bunun üzerine il bütçesinden Haymana’da bu “cin” işinde uzman bir hocaya gönderdi onları…
*
Şimdi siz hâlâ diyorsunuz ki; çağdaş üniversite, bilimsel özerklik, akademik bağımsızlık, falan filan…
İmam da diyor ki; “Bize dindar nesil lazım…”
Doğrusunu o söylüyor…
Onun için yüzde 51 oy alıyor…
*
“Çare?” derseniz…
Bir yatır var…
Makasta…
Üç kadın başında…
Siz de gidip isteyin…
Cumhuriyet
Hiç yorum yok...