Eski Adalet Bakanı ile bir AKP milletvekili son mahalli seçimlerden önce, siyasi iktidardan farklı bir partiye mensup bir aday Belediye Başkanı seçilirse o Belediyenin projelerinin Ankara’dan geçmeyeceğini, orada taş üstüne taş koydurtmayacaklarını alenen söylemişti..

İktidar partisinden bir Belediye Başkanı seçildiğinde, o da seçildiği ilçedeki kendisine  oy çıkmayan semtlerde taş üstünde taş bırakmıyor, o semtleri çirkinleştirmek, yaşanmaz hale getirmek için herşeyi yapıyor.

Örnek mi? Çayyolu’nda  Ankaralılar Caddesi ile Eskişehir yolunun kesiştiği yerdeki yeşil alanı imara açıp Gordiyon adını verdikleri bir alışveriş merkezi ve çok katlı konut kompleksinden oluşan Çin Seddi benzeri bir beton yığını ucube diktirttiler. Bunu yaparken yasaları, mahkeme kararlarını alay edercesine çiğnediler. İşveren, Ankara Büyükşehir Belediyesi. Bu büyük duvarla bölgenin karakteristik günbatısı  rüzgarını tümüyle engelleyip mevcut konutları yazın yaşanmayacak hale getirdiler. Evlerin yolunu bile kapattılar, önünün yeşil alan olmasına güvenip örnek bahçelerle çevresini güzelleştiren insanların bahçelerini, diktikleri duvarlarla perişan ettiler.

İnşaat için, Ankaralılar Caddesinin bir yönünün kaldırımını da, yolunu da işgal ettiler. (Bunu iktidara yakın olmayan birisi yapsa başına geleceklerden roman yazılır.) Caddeden geçen araçlar, yolun yarısının işgal edilmiş olması nedeniyle ters yöne geçip kendisine ayrılan tek şeride ulaşabilmek için orta refüjün üzerinden aşıyor, araçların bir kısmı altını kaldırım taşına vuruyor ve  bombalanmış gibi delik deşik bir yolda debeleniyorlar. O bölgeyi düşman işgal etse çevrenin dokusuna ancak bu kadar zarar verebilirdi.

Sonuç ve teşhis: Belirli bir eğitim, kültür ve görgü düzeyine erişememiş toplumlarda demokrasinin sağlıklı işlemesi mümkün olamıyor. Demokrasi, olgunluk gerektiriyor.

Hal böyle iken,  kişilik yapısı, yetişme ortamı ve benzeri nedenlerle demokrasiyle pek ilgisi olmayanların, araç olarak gördükleri demokrasi tramvayının pencerelerinden yarı bellerine kadar sallanıp demokrasi nutukları atmaları yok mu?  İnsanı çileden çıkarıyor.

Mustafa Çalışkaner