Bugünkü Hürriyet'in Pazar ekinde yer alan bir fotoğraf dikkatimi çekti.

Fotoğrafta, biraz sıkıştırılınca yayın politikasının iktidarı yağlamak olarak düzenleyen gazeteye bu iktidar borazanlığı döneminde genel yayın yönetmeni olan Enis Berberoğlu, Şemdinli'yi tepeden gören bir dağa yerleştirilmiş ve üzerinde paketinden yeni çıktığı belli olan beyaz bir örtü vazo içinde mevsim çiçekleri bulunan piknik tipi bir masada oturmuş, manzaraya doğru kahvesini içiyor.

Manşetteki başlık da şöyle: "Şemdinli Dağlarında Kahve Keyfi"

İç sayfada manşet: "Şemdinli de Tek Başına" olarak atılmış.

Yazıda güya Şemdinli’ye gidilip de edinilen izlenimler anlatılıyor, ama her iki manşetten de anlaşılacağı üzere yazının ana fikri ve vermeye çalıştığı mesaj, bölgenin PKK'nın hakimiyetine girdiğine dair bilgilerin gerçek olmadığı..

Nitekim bu, aynen " Eğer sizler bu yazıyı kahve ve çayınızla birlikte okuyorsanız..Anlatılanların hepsini unutun dilerseniz.. Yazı zaten uçar gider. Aklınızda bu manzara olsun. Eğer Hürriyet Gazetesinin genel yayın müdürü bir sabah Şemdinli manzarasına karşı rahat, rahat kahve içebiliyorsa..bakmayın siz el alemin feryatlarına..Bu iş daha bitmedi demektir." cümleleriyle belirtiliyor.

Yani siz gelen haberlere, muhalefetin söylediğine inanmayın, orada PKK falan yok. Bakın biz ne güzel kahvemizi bile içiyoruz dağlarda.. Bundan gerisi yalan deniliyor.

İktidarın ağzından konuşulup, ülke de her şey güllük gülistanlık gösterilmeye çalışılıyor.

Neredeyse, Kültür Bakanınca 10 güne çıkartılması önerilen Kurban bayramı tatilinizde Şemdinli’ye gelin piknik yapın denilecek!.

Gülmemek elde değil!.

Günlerdir bizzat resmi kaynaklardan bölgede geniş çaplı operasyonların yapıldığı açıklamaları yapılıp, Hürriyetin ekinde bu fotoğraf ve yazının yayınlandığı gün bir çok haber ajansında olduğu gibi Milliyet.com.tr de Şemdinli'de büyük operasyon başlığıyla, “Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nin güneyinde bulunan Goman Dağı'nda yaklaşık 2 bin askerin katıldığı, hava destekli yeni bir operasyon başlatıldı.” haberi yer alırken, koca genel yayın yönetmeni o dağlarda oturup kahve içilecek kadar huzur ve sükun olduğuna insanları inandırmaya çalışıyor.

Keşke öyle olsa!

Lakin, gerçekten öyle olmadığı apaçık ortada.

Görünen köy kılavuz istemiyor.

O halde, bu yapılan acaba toplumsal barışa bir hizmet mi, yoksa kraldan çok kralcılık mıdır?

Veya bölgeye, yetkililerle günlerce yapılan görüşme ve ön hazırlıklardan sonra güvenlik tedbirleri sağlanarak gidilerek bu fotoğrafın çekilip yazının hazırlanmış olmasının kuvvetle muhtemel olduğunu düşünenlerin öngörü ve zekalarına saygısızlık mıdır?

Ne sayarsanız sayın, hepsi ihtimaldir!.

Kesin olan bir şey varsa o da siyasi iktidarlar ve ona yakın durmaya çalışan medya kuruluşlarınca, bölgede yaşanan acı gerçeklere rağmen yıllardır böylesine pembe tablolar çizildiği için bölücü terörün bugünkü noktada olduğunu görmenin zamanının çoktan geldiğidir.

Mustafa T. Turhan