Terör uzmanları, Gaziantep’teki terör eylemi konusunda ortak bir tespitte bulunurken amacın Türkler ve Kürtler arasında etnik bir çatışma çıkararak Suriye’deki gibi uluslararası kamuoyunun dikkatini Güneydoğu’ya çekmek ve burada özerk ya da otonom bir yapı ortaya çıkmasını sağlamak olduğunu belirttiler..
Terör uzmanı Dr. Ercan Çitlioğlu, terör eylemini PKK’nin silahlı kanadı HPG’nin üstlenmemesiyle ilgili olarak şöyle konuştu: “HPG’nin açıklamasını izledim ancak şöyle bir sorun var. Sivil hedeflere yönelik, sivil kayıplarla sonuçlanan eylemleri PKK’nin üstlenmemek gibi bir yaklaşımı var. Bu tür eylemleri PKK değil de kendisinden bağımsız bir örgüt olarak tanımlandığı TAK üstleniyor. PKK’nin daha önce girişim aşamasında engellenen bir bombalı araç saldırısı vardır. Ankara’da yakalanan bir araç vardı biliyorsunuz. Bir de Maraş’tan yola çıkıp karakolun önünde eyleme giden bir araç vardı ve o da PKK’nindi. Bombalı araçları uzaktan kumandayla patlatmak PKK’nin kullandığı bir metot.”
Çitlioğlu, “Toplumun sinir uçlarını tahrik etmeye yönelik eylemler gerçekleştirildiğinin” altını çizerek “Son derece de temkinli davranmak gerekiyor. Bunu uluslararası bir sorun haline getirmek yönünde çabaları var. Dolayısıyla toplumsal gerginlik bir çatışma noktasına giderse o zaman kendi tezlerini uluslararası alana daha rahat taşıyabileceklerini düşünüyorlar. Zaten Abdullah Öcalan’ın bu tecritten önce Mısır’daki olaylar sırasında avukatlarıyla yaptığı açıklamaları anımsarsak, o zaman Diyarbakır’ın bir Tahrir Meydanı’na dönüştürülmesini arzu ediyordu ve bu yönde talimatlar veriyordu. Dolayısıyla Arap Baharı’na benzer bir hareketin gerçekleşmesini PKK üst yönetimi hiçbir zaman saklamadı. Ancak şöyle bir nokta var. Arap Baharı doğrudan doğruya halkın özgür iradesiyle sokaklarda ve meydanlarda başladı. Türkiye’de silahlı grubun dağlardaki dayatmasıyla cereyan ediyor. Ciddi bir farklılık var.”
Çitlioğlu, “Ben Antep’in seçilmiş olmasında Suriye bağlantısı görüyorum. Suriye’deki olaylar ve Türkiye’nin tutumu ile artık doğrudan bir ilişkisi olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, terör saldırısının PKK’nin silahlı kanadı HPG tarafından üstlenilmemesi ile ilgili olarak “PKK ya da uzantısıdır” diyerek şu değerlendirmede bulundu: “Amaç, bölgede devlet otoritesinin kalmadığını ispatlamak. Şemdinli’de günlerce çatışmak, yol kesmek, CHP milletvekilini kaçırmak, BDP’li vekiller ile kucaklaşmak, Foça’da eylem yapmak bunun için yapılan organizasyonlar. Bölgeye ben hâkimim intibaını yaratmaya çalışıyorlar. Amaç, Türklerle Kürtleri karşı karşıya getirerek bir iç savaş havası yaratmak ve işi Suriye olayına döndürerek halkı devlet güçleri ile karşı karşıya getirmek. Arap Baharı’nı bir şekilde Türkiye’de yaşama geçirmek istiyorlar. Türkiye bölücülük ve iç savaş tehlikesi ile karşı karşıya. Türklerle Kürtler etnik çatışmaya giderse, uluslararası güçler devreye sokularak ‘Burada katliam yapılıyor. Demokrasi, insan hakları ihlal ediliyor’ denilecek.”
Beklentisinin eylemlerin devam edeceği yönünde olduğunu kaydeden Kuloğlu, “Devlet, bu benim egemenlik meselemdir diyecek. Irak’ın kuzeyine girecek. PKK’nin odaklarını ortadan kaldıracak. O zaman bölücü siyaset bu kadar rahat at oynatamaz. Antep’deki terör olayını Esad destekler. Sen onun muhaliflerini desteklersen, o da Türkiye’nin yumuşak karnı PKK’nin Türkiye’de eylem yapmasından hoşnut olur. Suriye’nin kuzeyinde boşluk olduğu için PKK, bu bölgede serbest bir alan buldu. Doğrudan desteklemese bile PKK’nin bu tür eylemlerinden memnun olur” dedi.
(Cumhuriyet)
Hiç yorum yok...