Geçenlerde Hürriyet’in Ankara ekinde okudum, Yenimahalle Belediyesi Gazi Mahallesinde bir Aile Sağlık Merkezi yaptırmış. Haberde, bu konuda açıklamalarda bulunan Başkan Fethi Yaşara bey’in, “il sağlık müdürlüğüne yaptırıp teslim ettikleri 8. sağlık ocağı olduğunu” söylediği de belirtiliyor.

Sağlık için yapılan yatırım ve hizmetleri kutlamaktan başka ne söylenebilir?. Ancak, burada dikkat çeken, merak konusu olan şey şudur; bilindiği üzere Ankara pilot il olarak Aile Hekimliği uygulamasına geçmiş olup, bu uygulama çerçevesinde, aile hekimleri hizmet verecekleri sağlık evleri veya bürolarını kendi imkanları ile oluşturmakta, buraların “kirası”, “temizliği” dahil “tüm giderlerini” maaşlarından kendileri karşılamaktadır.

Gerek Sağlık Bakanlığınca yaptırılan gerekse, bağış yolu ile bu bakanlık bünyesine geçmiş olan eski sağlık ocaklarında hizmet veren aile hekimlerinin maaşlarından da buralardaki büroları için kira kesintisi yapılmaktadır. Yani aile hekimleri devletin binasında da otursa, kendisi bir başka büro da tutsa da kira ödemektedir ki, devlet binaları yetersiz olduğu için birçok aile hekimi büro kiralamış durumundadır.

Bu durumda, sağlık ocağı yaptırılarak devlete hibe edilmesinin bir önemi ve anlamı var mıdır? Bu hibelerin artık, devlet harcamalarına katkı sağlamak ve sağlık yardımı olduğunu söylemek ne kadar doğudur? Aile hekimleri, hizmet verecekleri büroların kiralarını kendi imkanlarıyla karşılarken, hibe edilen sağlık ocakları kime? hibe edilmiş olmaktadır.

Kısacası, Aile Hekimliği başladıktan sonra belediyelerin sağlık ocağı yaptırmak için kaynak ayırması israf olmayacak mıdır?

Emekli Sağlık Görevlisi
cayyolum.com Ziyaretçi defteri