Anneler babalar, eğitimciler ve ülkesini seven herkes bilmeli ki gençlerin çok büyük bir kısmının kafası karışık ve gençlerimiz hedefsiz durumda.

Bunların bir kısmı geleceğin daha parlak olacağı yönündeki umudunu kaybetmiş, yarınlara tamamen küsmüş, yenilmiş, pes etmiş gençlerden oluşuyor. Diğer bir kısmı ise tamamen aç gözlü, hiç emek vermeden kazanmak isteyen, şöhret ve sürekli mutluluk bekleyen, tüketerek tükenen bir gruptur. Ülkesinin yarınlarının aydınlık olmasını isteyen herkes farkına varmalı bu gençlere mutlaka ulaşmamız gerektiğinin. Onlara hayatın gerçeklerini, anlayabilecekleri bir dilde anlatmalıyız. Onları kabul etmeliyiz, hak vermekle kabul etmenin farklı şeyler olduğunu unutmadan.

Ne yaparlarsa yapsınlar onları önce sonuna kadar dinlemeliyiz ve tüm duygularını anladığımızı onlara fark ettirmeliyiz.

Dostlar, anneler babalar, bizim dışımızdaki sorunları uzun süre görmezden gelebiliriz. Ancak sorunlar birgün bize de ulaşacak ve belki de çözümü daha da zor olacaktır.

Değerli meslektaşlarım unutmamalıyız ki her büyük adam mutlaka önce küçük bir öğrenci idi. İskender’i Büyük İskender yapan dev öğretmen Aristo, II. Mehmed”i Fatih Sultan Mehmet yapan öğretmen Akşemsettin, I. Selim’i Yavuz Sultan Selim Han yapan öğretmen Taşköprülü Muslihiddin Hoca’dır.

Dünyadaki bilimsel ve teknolojik gelişim insanlık adına yönlendirilirse gelecek kuşkusuz daha parlak olacaktır. Bu yöndeki iyimserliğin bırakılmaması gerekir.