-
2. 29.05.2000 tarihli 2000/56 sayılı Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün "İyonlaştırıcı Olmayan Radyasyon Elektromanyetik Kirlilik" hakkındaki Genelgesi (Ek II) ;
Genelgede, elektromanyetik alanların bulundukları yer, topoğrafik ve meteorolojik koşullar, işletme koşulları, alınan tedbirler, frekansları, boy ve şiddetleri, maruziyet miktar ve sürelerine bağlı olarak, önemli olumsuz etkilere sahip olduğu belirtilmiştir. İnsan ve çevre sağlığı üzerindeki etkiler ve riskler açısından, bunların uygun yer seçimlerinin yapılması, kurulmaları, işletilmeleri ve kullanılmalarında gerekli tedbirlerin alınması ve tedbirlerin kontrolünün önemli olduğu vurgulanmıştır.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:20 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Baz istasyonunun kurulacağı yerde ORTAMIN TOPLAM ELEKTRİK ALAN ŞİDDET DEĞERİNİN, TÜBİTAK ve üniversitelerce hesaplanması gerektiği belirtilmiştir.
Genelgede cep telefonu baz istasyonlarının kamu binaları, okul, hastane, kreş, kışla ve park gibi yapı ve alanlarda kurulmaması gerektiği belirtilerek çok önemli bir hususa değinilmiştir.
Genelgenin yayın tarihinden itibaren kurulacak cep telefonu baz istasyonlarının meskun mahal dışına kurulması gerektiği hususu belirtilerek toplum sağlığı öne çıkarılmıştır.
Bu genelge ile baz istasyonlarının kurulması valiliklerin iznine bağlanmıştır. Şöyle ki; sınır değerlerin altında elektromanyetik enerji yayan baz istasyonlarının kuruluşu için, valiliklerce İl Mahalli Çevre Kurulunda istasyonun kurulacağı mekan da incelendikten sonra baz istasyonlarının kurulmasına izin verilecek, yine İl Mahalli Çevre Kurulunca gerekli görülmesi halinde üniversiteler ve Tübitak’dan görüş alınacaktır. Baz istasyonu çalıştığı sürece yukarıda yer alan sınır değerlerin sağlanıp sağlanmadığı ve baz istasyonlarının kamu binaları, okul, hastane, kreş, kışla ve park gibi yapı ve alanlarda kurulup kurulmadığı valiliklerce denetlenecektir.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:18 Ekleyen: Beğenme: 0
-
2872 Sayılı Çevre Kanunu 3/a bendinde "Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi gerçek ve tüzel kişilerle, vatandaşların görevi olup, bunlar bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdürler." denmektedir.
3194 Sayılı İmar Yasası, yapılara ilişkin her türlü yetki ve sorumluluğu mücavir alan sınırları içinde belediyelere, mücavir alan sınırları dışında ise valiliklere vermiştir. Dolayısıyla baz istasyonlarını kuran firmaların belediyelerden ruhsat alması gerekmektedir.
23028 sayılı 23 Haziran 1997 tarihli ÇED (Çevresel Etki Değerlendirilmesi) Yönetmeliği’ nin Ek II madde 12’ de "her türlü elektronik ve elektromekanik" tesisleri ifadesinin yer alması, Baz İstasyonları’nın da bu yönetmelik kapsamında değerlendirilmesini gerektirmektedir. ÇED Yönetmeliğinin bu maddesine göre, baz istasyonları için çevresel etki değerlendirilmesi sürecinin işletilmesi gerekmektedir
Prof. Dr. Nükhet Turgut’a göre; bu bendin, idari ya da yargısal başvuru yolları harekete geçirilmek suretiyle uygulanması olanaklıdır. Özellikle Çevre Bakanlığının yetkisini gerektiği şekilde kullanmaya zorlanması yolu halihazırda da kullanılabilir.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:15 Ekleyen: Beğenme: 0
-
HUKUKİ DURUM
Anayasamızın 56. maddesine göre "Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir." hükmü yer almaktadır. Anayasanın bireylere vermiş olduğu bu hakkın kullanılması için devlet ve bireyler her türlü çabayı göstermek zorundadır. Bu hakkın kullanılması doğrudan veya dolaylı olarak engellendiği takdirde, anayasaya aykırılık suçu oluşur.
Avrupa Konseyine bağlı olarak çalışan Avrupa Yerel ve Bölgesel Yetkililer Sürekli Toplantısı’nın 17-19 Mart 1992’de Strasburg’da yaptığı 27. oturumunda kabul edilen Avrupa Kentsel Şartı’na göre; "Herkes sağlıklı, güvenli, yerleşik, hoş ve özendirici bir çevrede yaşama hakkına sahiptir." Yine aynı Şart’a göre "Kentsel çevre bütün sakinlerin sağlığına elverişli olmalıdır."
Tarih: 21 Aralık 2006 15:14 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ankara Üniversitesi Çevre Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nükhet Turgut’un 4 Şubat 2001 tarihinde Radikal Gazetesi’nde yayınlanan baz istasyonları hakkındaki yazısına göre de; "..baz istasyonları hakkında çıkarılacak yönetmelikte, bir çok ülkedeki gibi çevre hukukunun "ihtiyat ilkesi" hareket noktası olmalıdır. İlkenin özü, her şeyden önce insan sağlığının düşünülmesi, bilimsel veriler kesin bir ‘neden-sonuç’ bağı çerçevesinde belirgin bir zarar ortaya koymasa bile ‘risk olasılığı’ düşünülerek önlemler alınmasıdır. Prof. Dr. Nükhet Turgut’a göre böylece risk ile ihtiyat arasındaki seçimde bu ikincisinden yana tavır takınılmakla, riskten kaçınılmaktadır.
Yine bağımsız bilim kuruluşları, çocuklarda aşırı manyetik alanların hücrelerin genetik yapılarına zarar verdiğini, insanlarda kanser riskinin ve doğum kusurlarının artmasına ve yetişkinlerde beyin ve kan kanserlerine, üreme özelliklerinin yitirilmesine, kalp sağlığı sorunlarına, stres düzeyinde artışa ve uyku bozukluklarına, kan basıncında artış, başağrısı, baş dönmesi gibi sorunlara neden olduğunu açıklamaktadırlar.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:13 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Sağlık Bakanlığı Genelgesi’ne göre;
Elektromanyetik etkilerin insan sağlığına zararlı etkilerinin olduğu, çok sayıda kronik hastalık veya sağlık sorunu için bütün araştırmacıların üzerinde anlaştığı çok açık neden-sonuç ilişkileri gösterilmemekle birlikte, ortaya konan sağlık etkileri ve buna bağlı olarak getirilen maruziyet sınırlamaları dikkate alındığında, bu etkilerin bütün araştırmacılar tarafından kabul edilmesi ve kesinleşmesine kadar, kanıtlanmış sağlık risklerinin varlığı, maruziyet alanlarının çoğalması ve uzun vadedeki olası etkileri göz önünde bulundurulduğunda, toplum bireylerinin ve özellikle risk gruplarının önlenebilir tüm etkilerden korunması için iyonlaştırıcı olmayan radyasyon- elektromanyetik kirlilik ile ilgili tedbirlerin bir an önce alınması gerekliliği bulunmaktadır
Tarih: 21 Aralık 2006 15:11 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Bilindiği gibi Anayasanın 17/1. maddesine göre; ".. Herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.." Anayasanın 56/2 maddesine göre de ".. çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir..."
Tarih: 21 Aralık 2006 15:09 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Yerel yönetimlerin görevleri ve halkın bilgilenme hakkı
5. Tüm baz istasyonlarının inşa edilmesinde GSM operatörlerinin yerel yönetimlere ve yerel çevre ve sağlık otoritelerine rapor vermesi zorunlu hale getirilmelidir.
Yerel yönetimler baz istasyonları raporlarının güncelleştirilmiş listelerini tutmak, baz istasyonu envanterini çıkartmak, haritalandırmasını yapmak ve gerektiğinde bu bilgileri halka vermekle yükümlü olmalıdır.
GSM operatörleri kurdukları antenin yükseklik, frekans, çıkış gücü, modülasyon karakteristiği gibi teknik detaylarını yerel yönetimlere vermek zorunda olmalıdır. Bu özelliklerle ilgili herhangi bir teknik değişiklik yapıldığında bu bilgi yerel yönetimler aracılığıyla halka duyurulmalıdır.
Her vatandaş yaşadığı şehir ve mahalle ile ilgili söz konusu bilgileri yalnız yerel yönetimlerden değil, Ulaştırma Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıklardan ücretsiz telefon hattı aracılığı ile kolaylıkla alabilmelidir. Bu konuda her türlü bilgiye ilgili bakanlıklbakanlıkların web sitelerinde de yer verilmelidir.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:07 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Baz istasyonlarının kurulması
2. Cep telefonu baz istasyonlarının okul bahçeleri, kreşler, hastaneler, parklar gibi toplu yaşama ve kullanım alanlarına kurulması kesinlikle önlenmelidir. Binaların çatılarına ve dış cephelerine baz istasyonlarının kurulmasını önermiyoruz. Binalara baz istasyonu kurulabilmesi ancak tüm kat maliklerinin, bina sakinlerinin ve komşu binalar yada işyeri sakinlerinin ortak rızası ve oybirliği ile gerçekleşebilmelidir. Baz istasyonlarının kurulduğu yerlere, oluşturduğu elektromanyetik alan şiddetine göre değişik uyarı işaretleri konmalı ve açık alanlardaki istasyonların çevresi uyarı işaretleri ile sınırlandırılmalıdır.
Tarih: 21 Aralık 2006 15:06 Ekleyen: Beğenme: 0
-
3-KOMŞULUK HUKUKU AÇISINDAN DURUM
Medeni yasa,komşuluk hukuku açısından kişilerin gayrimenkul`ü kullanmasına kısıtlama getirmiştir. Gerçekten Medeni yasa 661. Madde hükmüne göre;
MADDE 661 - Bir kimse mülkünü kullanırken hele sınai işler yaparken komşusuna zarar verecek her türlü taşkınlıklardan çekinmeğe mecburdur.
Hususiyle mazeret veren ve gayrimenkul`ün mevki ve mahiyetine ve mahalli örfe göre komşu arasında hoş görülebilecek dereceyi geçen gürültüler ve sarsıntılar yapmak ve duman ve kurum ve rahatsızlık veren sair toz, buğu, koku çıkartmak memnudur.
Bu nedenle kişinin kendi oturduğu konutta veya apartmanda baz istasyonu bulunmadığında ve komşu apartmanda bulunduğunda yasanın bu maddesine dayanarak komşularından bu istasyonun kaldırılmasını isteyebileceği kanaatindeyim. Bu durumda kişi istasyonun kaldırılması için hakime başvurmak ve kaldırılmasını talep etmek hakkına haizdir.
Not: Av. Zeki İŞLEKEL
EMO İzmir Şubesi Hukuk Dan
Tarih: 21 Aralık 2006 15:04 Ekleyen: Beğenme: 0