1000 numaralı mesajda ismimi gördüğümde onurlandım artık ben de yazarlar kategorisine girdim dedim bu duyguyu yaşatan platforma teşekkürlerimi iletirm.
İnternette bu ziyaretçi sayfası kadar hızlı açılan ve anında ileti yazılan başka bir sayfa yoktur sanırım ama nedense tahsil seviyesi ile avrupa birliğine hemen girmesi gereken çayyolu sakinlerinden daha fazla sayıda yazar bekliyoruz.
İnsanlar çevresinde gördüğü güzellikleri ve çirkinlikleri bizlerle paylaşırlarsa belki bizlerde bir şeyler yaparak yaşadığımız kenti güzelleştirbiliriz değil mi?
Duyarsız olmayalım ve duyarlı olmayanları da bıkmadan usanmadan sakin sakin davetimize icap etmeye çağıralım değerli çinici beyfendiyi de kutluyorum SAYGILAR EFENDİM...
Tarih: 11 Ocak 2007 16:19 Ekleyen: Beğenme: 0
Müsaade sizindir, efendim, buyrunuz.
Tarih: 11 Ocak 2007 15:19 Ekleyen: Beğenme: 0
"BİR DE SIRA NUMARASI OLSUN"a
1017 no'lu mesajınıza müsaade ederseniz 722 no'lu "mahallenin muhtarları" başlıklı yazıyı da ilave edebilir miyiz?
Başlangıç olarak da bizim mahallenin muhtarı Ali Bey'i kır kahvemize saat:5.00'de semaver çayına davet ediyoruz.
Saygıyla.
Tarih: 11 Ocak 2007 14:36 Ekleyen: Beğenme: 0
SAKAT, ÖZÜRLÜ, ENGELLİ
Bu kelimeler konusunda sözlüklerde aşağı yukarı anlamca aynı sonuçlara ulaşırız. Mecazi anlamları hesaba katmaksızın yapacağımız bir inceleme bu kavramların birincil anlamlarıyla genellikle vücutça bir eksiklik veya yetersizlikten dolayı bazı bedensel işlevlerin gerçekleştirilemeyeceği ya da gerçekleştirilecek uzva veya yeteneğe sahip olamadığımız gerçeğini içerir.
Bir de şunlara bir göz atalım: "O zaten kafadan sakat, çatlağın biridir" ya da, "hadi ya, sakat sakat konuşma!" ya da "ya kardeşim ne biçim konuşuyorsun, kafadan özürlü müsün nesin be...." vs. vs.
Ben bu tip cümle kuran insanların, "kafadan sakat mısın" sorusu yerine "kafadan engelli misin" ya da "sakat sakat konuşma" yerine "engelli engelli konuşma" diye ünlediklerine hiç tanık olmadım. Hele hele "özrü kabahatinden büyük" şeklindeki atalar sözünü "engeli kabahatinden büyük" şeklinde hiç düşünemem.
Bu anlayış farkım nedeniyle de yukarıda anlatmaya çalıştığım insanlar için genellikle özürlü sıfatını ama hele hele sakat sıfatını kullanmaktan özellikle kaçınırım. Farkında olmadan kullanırsam da bu sadece bir dil sürçmesidir. Benim bu insanları anlatırken kullandığım tek kavram vardır, o da "ENGELLİ" kavramıdır.
Çocukluğumda tanıdığım ve iki koltuk değneğine karşın yine de bizlerin desteği olmadan okuluna gidemeyen ancak durumuna inat müthiş bir yaşama arzusu ve espri anlayışıyla bizlere ışık saçan, okumayı sevdiren ve liseyi birincilikle bitiren sevgili Mehmet Abi, nam-ı diğer "Kambur Şef" acaba şimdi nerelerdesin?
Tarih: 11 Ocak 2007 14:35 Ekleyen: Beğenme: 0
MUHTARLARIMIZ NE DERLER ACABA ?
İnternet denen kavramın bir yandan iyiliklerini (nimetlerini demek de yanlış olmaz) diğer yandan kötülüklerini (kötü niyetli kullanıcıların saldırılarını) yan yana yaşamaktayız.
Çok uzaklara gitmeye pek gerek yok. Bakın işte burada Çayyolu'nda yaşayan (hatta yaşamayan yani başka yerde yaşaşanlar bile) istedikleri anda, istediklerini bu sayfalara yansıtabiliyorlar. Bu kadarı bile yerel anlamda bir düşünce ortamının gelişmesine katkı veriyor. Artık vatandaşın hizmetinde olan resmi daireler, belediyeler de birer web page (internet sayfası) sahibi durumundalar. Çünkü internetin iyilikleri anlamında artık bunlar işin "onsuz olmaz" elemanları oluverdiler bile.
Ancak resmi yerel hizmetin en küçük ama önemi kendisinden büyük muhtarlıkların halen bir internet sayfalarının olmadığını görmekteyiz. Özellikle seçim gibi, yurttaşlık görev ve bilinci gerektiren hizmetlere ilişkin her türlü duyuru ve bilgilendirmenin zamana karşı yaşayan günümüz insanına bu yolla en hızlı bir şekilde ulaştırılması için muhtarlıklarımızın bir an önce bu hizmeti sunmaya başlamaları gerekmektedir. Hatta bu konuda gecikilmiş olduğunu söylemek sanıyorum bu yerel hizmet noktalarımıza karşı haksızlık sayılmamalıdır.
Benim önerim, özellikle bölgemizdeki tüm muhtarlıkların/muhtarların bir an önce bu hizmeti sunmaya başlamasıdır. Biz yurttaşlar ise halen görevdeki muhtarlara ilk yerel seçime kadar bir opsiyon tanıyalım. Ama yerel seçime kadar bunu gerçekleştiremeyen muhtarı da bir daha seçmeyelim.
Muhtarlarımıza saygılarımızla.
Tarih: 11 Ocak 2007 13:17 Ekleyen: Beğenme: 0
SON DAKİKA....
Ali Rıza Bey Ormanı'ndaki demir eşeğin yanına iki araba yanaştı. İçinden çıkan görevliler demir eşeğin üzerine çıkarak başına demir kulaklar takmaya çalışıyorlar.
Uzaktan görüldüğü kadarıyla bu kulaklar Galileo'nin kulaklarına da hiç benzemiyor!
Kızılderili Reis'ten Atatürk Ormanı için de bir atasözü:
Eşek, eşek olsa bile çamura bir kere çökermiş!
ÇEKOD' a saygıyla.
Tarih: 11 Ocak 2007 12:50 Ekleyen: Beğenme: 0
Arkadaşlar çok önemli!...
Tema 2B'lik orman arazilerini satılmaması için imza kampanyası başlattı. Hükümet satarım diye ısrar ediyor.
Hayrettin Karaca ise
"verin bana bir milyon imza, sattırmam" diyor.
http://www.tema.org.tr/2B/
Siteye girip bir imza atın hepsi bu kadar…
Tarih: 11 Ocak 2007 12:19 Ekleyen: Beğenme: 0
Arkadaşlar 2.Blik orman arazisi nin satılmaması için şu an www.tema.org.tr de 193.604 kişiyiz,
yarın Yıldız Teknik in bu sayıya gerekli katkıyı sağlıyacağına inanıyorum.Haydi gayret,bizleri bilgilendirip önayak olanlara çok teşekkür ederiz.(işte burda yaşanan güzelliklerden biri de bu)
Tarih: 11 Ocak 2007 11:59 Ekleyen: Beğenme: 0
Bu sabah (11/1) penceremden dışarıya göz attığımda ortalığı kaplayan sis bulutlarının arasından kızılderili komşumun beyaz dumanlar üzerine yazıp gönderdiğini gördüğüm 1005 no'lu mesajı, sabah sabah bio-ritmime taze bir ivme katmıştır. Dumanına sağlık. Ulu manitu O'nu korusun.
Tarih: 11 Ocak 2007 11:51 Ekleyen: Beğenme: 0
Sayın Burcin Alkışoğlu ve Sayın Zeynep hanım'ın dile getirdiği köpek katliamını tabi ki hoş karşılamıyorum.
Ama bir gerçek daha var ki bölgemizde sayısı gün geçtikce artan köpek sayısına acilen çağdaş bir çözüm bulunması gerekiyor. 14/06/2006 Tarihinde nüfus cüzdanımı yenileme için sabah mahallemiz muhtarına gittiğimde muhtarımızı epey beklemiş bu arada gene orada bekleyen bir bey efendiden muhtarımızın orada beslediği köpekler yüzünden mahkemelik olduğunu, köpeklerin bir çocuğa saldırması sonucu kaçmak isteyen çocuğun trafik kazası geçirdiğini ve galiba da öldüğünü büyük bir üzüntü ile öğrendim.
Tarih: 11 Ocak 2007 10:07 Ekleyen: Beğenme: 0