Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara

  • AK çam ağacı 6 ' nda kutluyorlar. Güneş’in yeniden doğuşunu
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:32 Ekleyen:
  • Ve... Veya... Belki...
    Evet... Ama... Sanki...

    Kadın Bedenini SoyarsaYeter Tenimi AcıtmayınÖzlemin Beni SavuranZaten YoksunuzYeter Tenimi Acıtmayın
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:31 Ekleyen:
  • Kurşun sesi kadar hızlı geçer yaşamak


    Öyle zordur ki, kurşunu havada,
    sevgiyi de yürekte tutmak!

    Bazen duygularımız bizden erken yaşlanır
    ve bizden hayatın geri kalanını alır.

    Hayatın, kendini anlayanları cezalandırmasıdır bu Durup,
    durup ardına bakan kadınlar vardır.

    Geçmişi düşünmekten şimdiyi yaşayamazlar. Herşeyi
    didikleyip duran, mazisinin gölgesinden,
    anılarının yükünden bir türlü kurtulamayan, gözleri
    ufuk yorgunu kadınlar. Güçlü, köklü bir biçimde
    yeni arkadaş edinecek yaşları geride bıraktıysan
    eğer, hasar görmüş eski arkadaşlıkları onaracak
    çağı da geride bırakmış oluyorsun. Zaman ilerledikçe
    birçok sey, daha zor olmaya başlar.

    Beklentisi yüksek olan
    kadınların yalnızlığı daha koyu oluyor. Büyük
    lafların gölgesinde geçen hayatlar, bir daha iflah
    olmuyor,geçip gittiğiyle kalıyor. Zaman, aşk...
    herşey! Ayrılıkları ayrıntılar acıtır. Kadınları
    mahveden erkekler değil, ayrıntılardır. Erkekler,
    erkekliklerinin tadını alabildiğine çıkartırken,
    kadınlar bu konuda da umutsusdurlar.

    Çünkü kadınlık bekler.
    Ummak ve beklemek kadınlığa verilmiş iki cezadır



    Umut LaNettir

    Aşk bir yarılma olarak insan yaşamına lanati ekerken, bir yandan da varoluşu kabul etmenin umudu yeşerterek laneti yok edebileceğini anlatıyor bize. Umut olmadan var olabilmek mümkün müdür? Geçmişi lanetleyen umut mudur? Bu lanet olamasa hem aşk, hem de aşkta varoluşlarını arayan kadın ve erkek geçmişlerinde tutuklu kalmaz mı? .

    "Var olabilmek için başkaldırmak gerekir. Size öğretilen kavramları tekrar tekrar sorgulayarak, topluma, ailenize, inançlarınız
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:31 Ekleyen:
  • Derdini Marko Paşa'ya değil, 'Google amca'ya anlat!



    1)  tivibu ttnet de kafayı Google amca'ya takmış
    sayfayı her açışımızda ordan fırlıyor.

    2) nomahrem bazı çağrı merkezleri söylemesi ayıp  telefonlarımızı iznsiz olarak arayıp arayıp çağrı bırakıp
    bize osmanlı macunu bile satmaya çalışyorlar ama bu kuvvetler ayrılığına sığmaz
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:29 Ekleyen:
  • Silivri Tatlısı

    --------------------------------------------------------------------------------

    Reklam

    Bu tarife revani diyecekler de vardır ama bir zamanların Ümit ustası bu tarifi verirken “silivri tatlısı” dedi bende o isimle gönderiyorum:)



    1 su bardağı irmik
    1 su bardağından biraz eksik un
    1 su bardağından 1 parmak eksik yoğurt
    2 adet yumurta
    1 paket kabartma tozu
    1 paket vanilya
    Yarım çay bardağı sıvı yağ
    1 adet limon kabuğu rendesi
    1 bardak toz şeker
    Şerbeti için;

    2 bardak toz şeker
    2 bardak su
    3-4 damla limon suyu
    Süslemek için: yeşil fıstık, krem şanti vs.

    Öncelikle şerbeti için şekeri ve suyu bir tencereye alıp iyice kaynatıyorsunuz.Koyulaşınca limonu damlatıyorsunuz ve biraz daha kaynatıyorsunuz yani ağdalı koyu bir şerbet oluyor.
    Yumurtayı şekerle çırpıp yoğurt,sıvıyağ,ive limon rendesiyle tekrar çırpıyoruz.İçine 1 bardak irmiği ve kabartma tozunu ve vanilyayı ilave ettikten sonra unu kontrollü bir şekilde ekliyoruz.Koyu bir tahin kıvamındaki  hamuru yağlanmış tepsiye döküyoruz.170 Derecelik fırında iyice kızarana kadar pişiriyoruz.
    Soğuk şerbeti ilk sıcaklığı çıkmış tatlıya döküyoruz.Üstünü istediğiniz gibi süslüyoruz
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:28 Ekleyen:
  • azizim vur patlasın çal oybasın diyemiyoruz onlar için ama  yılbaşında da oturun mevlüt okuyunda demiyoruz
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:27 Ekleyen:
  • 2012 yılı boyunca İslam'a ve Müslümanların hayatlarına yaptığı katkılar dolayısıyla "Yılın Müslüman Lideri" seçildi
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:26 Ekleyen:
  • bırakın artık allahaşkına bu safsataları
    yok açık dürbünmüş yok kapalı dürünmüş

    ne farkeder
    al birini vur ötekine
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:26 Ekleyen:
  • sevgili çocuklar!


    yılbaşı için marketlerden satın alacağınız naylon çamların boylarında aynı fiyata sayın alabileceğiniz

    çayyolu seralarındaki çam fidanları 
    saksı içerisindeki  mapusane hayatlarının sona ermesi için sizlerin yollarını gözlemektetir ...
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:25 Ekleyen:
  • ... sizin için beğendiklerimiz :

    ankara merkez bakanlıklardan yola çıkıyoruz. yolumuz   bilindiği gibi çok uzun.bunu bildiğimiz için bakanlıktan çıkmadan evvel çişimizi yapsak bile  çayyolu 'na gelinceye kadar çişimiz tekrar geliyor

    ancak evin siparişleri bitmiyor . onun için yol üstündeki super markete hergün uğramak zorundayız


    ama marketleri tasarlayıp çizen mimarlar
    kapitalist düzenin içerisinde her metrekareyi kar amaçlı kullandıkları için ileride tüketicilerinin çişi gelmiş 
    nereye su dökecek  kimsenin unrunda bile değil

    varsa yoksa  kasalarda kuyruklar oluşsun


    fakat etraf daha in cin top atıyor durumda .
    neyse ki bugün tavukcunun açılış kokteyli vardı da orada hem ihtiyacımızı giderdik hemde karnımızı doyurduk

    ______________________________

    tabi ki tavukcuya gelen resmi çiçeklerde gözümüzden kaçmadı kaçarmı

    bizim eski başkan ve yardımcıları  bu tip açılışlara bireysel olarak takılmasada  aralarında bir fon oluşturup tek çiçek gönderse  ve belediyeyi ekstra külfete sokmasa daha iyi olmaz mı olur
    Tarih: 29 Aralık 2012 21:25 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!