Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara


  • AVRUPA YAKASI (!) ŞİŞ’li (mi?)


    Olacak o kadar tvnin muhabiri KÖR bıçakın Ankara’nın Amerika’sından (Çayyolu’ndan) bildirdiğine göre;


    İstanbul’un AVRUPA YAKASI denilen yerinden (ŞİŞLİ) ada vapuruyla (!) Anadolu Yakasına geçip Eskişehir yoluna doğru taşınmayı düşünen bir grup (sarı benizli) beyaz adam ŞİŞ’li  ve sopalı arkadaş angaryaya (ANKARA) gelmiş.

    “Tek yol devrim” diyen bu grup ismi lazım değil SİTESİNİN sayın yöneticisine KAL (!  ) geldi artık anlamına gelen Şişli ve Nişantaşı’ndaki yeni bir modadan (Selin’in lafı) bahsettikleri halde çok gürültü ve patırtı yaptıkları için anılan sitenin 634 sayılı kat malikleri bu manidar sözleri BAY      KAL (BAY’ım gitmeyim. KALın anlamında ) anlamışlardır.

                                                      GÜLBEYAZ
                                                     (Ağustos böceği)

    PS: “ İstiklal Savaşı esnasında harekata lütfen yada zorla katılan küçük grupların Engürü’ye (Ankara) erzak taşımalarına kendilerinin yakıştırdıkları sözler. ( Agaryaya gidiyoruz)”

    Bir yanlışlığım da varsa lütfen düzeltin.        


    Tarih: 02 Ağustos 2007 17:03 Ekleyen:
  • Dünyada  çok acı şeylerden birininde alışmak olduğunu  düşündüm, dağıtılan sadakalara şükredenleri gördükçe. Şehit düşen askerlerimize ilk zamanlar hıçkırıklarla ağlarken,şimdi bir elimizde kahvemiz bir elimizde sigaramız, vah vah kimbilir hangi annenin yüreği yandı diye geçiştirmemiz. Nereye gittiğmizin farkındamısınız.......
    Tarih: 02 Ağustos 2007 12:03 Ekleyen:
  • Amerikalı genç, üniversiteli  Türk kız arkadaşına soruyordu, "neden durmadan kavga ediyorsunuz. "Genç kız renkten renge girerken bir  televizyon haberi imdadın yetişti.
       Bir gün sonra kutlanacak Gül bayramı için bazı gençler etkinliğin yapılacağı alanları bölerek kendilerine yer ayırmışlardı. Buna kızan diğer gençler de tebeşirle ayrılan bu yerleri silmişler, yerlerinin silindiğini gören açıkgöz gençler intikamlarını bizim çok bildiğimiz şekilde almışlardı.
       Genç kız gülerek arkadaşına baktı, "bu kadar basit böl ve bekle" DEDİ.
    Tarih: 02 Ağustos 2007 09:24 Ekleyen:

  • GÜL gibi geçinemiyoruz(!).

    Bay'la başlayan bir klima firmasının sponsorluğunda sarısıcak programını seyredi- yorum.Karşı tepelerden angoranın ışıklarıysa kimi beyaz kimi sarı olarak yanıyor.Başkentin bu ünlü sitesinde oturan  bir sayın site yöneticisi(ismi lazım değilmiş) devamlı anılan farklı bir gül fidanının dikenlerini düşünüp site bahçıvanlarından aldığı bilgiler ışığında bu güllerin yüksek rakımlı tepelerde çelik (gülistan) olamayacağı görüşü iddalarında bulunurken şimdi birde  bu gülün SARISI ORTAYA ÇIKMIŞ.
      
      Ancak eski çengel köylü(kuleli mah.) biri olarak istanbul un avrupa yakası ile anadolu yakası arasındaki boğazın ("DENİZ'in") çok güçlü(2 yönlü) bir akıntısı bulunduğunu nacizane hatırlatmak isterim.----------------------

    PS:Oysa ÇAP çay yolunda bir damla gül yağından bir gül bahçesi (gülistan) yarattı.

    Saygılarımla
    Tarih: 02 Ağustos 2007 02:00 Ekleyen:
  • "Aslan kafesinde dehşet

    Pakistan'da bir sirkte yaşanan ve insanın kanını donduran olay, kameralara saniye saniye yansıdı. Sirk hayvanı olan aslana yiyecek vermek ve bakımını yapmak için kafese giren bakıcı, aslanın saldırısına uğrayınca dehşet dakikaları başladı. Bir anda kolunu ve omzunu aslana kaptıran ve gözü dönen aslanın esiri olan bakıcı, saniyeler geçtikçe kan kaybederek güçsüzleşti. Yerde çırpınarak yatan bakıcıyı aslandan kurtarabilmek için uğraşan ama çaresiz kalan görevliler, bakıcıyı aslandan kurtarmak için aslanı öldürmek zorunda kaldı. Aslanın öldürülmesinin ardından hızla kafesten çıkarılan ve ilk müdahalesi yapılan bakıcı ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı."

    http://www.videoara.com/video.asp?id=1025
    Tarih: 02 Ağustos 2007 00:08 Ekleyen:
  • TÜKETİCİ
    KÖŞESİ GÖZÜYLE (2)
     
                         (FİLİTRELİ) ARA MUSLUK (!)

    Son yıllarda inşaat sektörünün kullandığı yüksek teknik ve konfor anlayışına rağmen inşaat esnasında montajı yapılan bazı sistemler başlangıçta ilave edilebilecek korumalarla tüketicilere beklentilerine göre ürün olmayı kazandırabilecekken  firmalar kendilerine ek bir külfet getirdiğini düşünerek bu korumayı görmemezlikten geliyor.

        İşte bu noksanlıklardan biride konutlarımızda bulunan  mutfak ve banyo bataryalarıdır.Bu ürünlere dışarıdan baktığımızda beklentimiz,uzun yılar arıza çıkarmayacağı doğrultusundadır, halbuki bu bataryaların içleri özellikle seramik olanları nazlı ürünlerden sayıldığı için satıcı firma tarafından filitreli ara muslukla beraber önerilmesi gerekmektedir.
       Çünkü;filitreli ara musluk bu pahalı bataryaların ucuz bir sigortasıdır(18 ytl civarı).ANCAK ne yazıkki bu koruma rüzgarlı sokak,posta cad,balgat mutfakçılar sokak dahil,sadece ıntema(eczacıbaşı) tarafından tüketicilerine önerilmektedir.

      Önümüzdeki sitresli olabilecek günlerde(!) su kesintileri dolayısı ile kuyulardan depolarınıza su verileceğini düşünecek olursak,iç mekaniği seramik olan bataryalarınıza gelecek olan bir kum tanesi sizlere yüklü bir masraf çıkarabilecektir(!)

      OYSA BAŞLANGIÇDA  FİLİTRENİN KAPAĞINI AÇIP İÇİNDEKİ KUMLARI TEMİZLEME İMKANINIZ BULUNMAKTADIR(!).

       Vitra diyorki;"su akıllıdır ama biz ondan da akıllıyız"
    TESİSAT GÜVEN İŞİDİR(!)
    Tarih: 02 Ağustos 2007 00:06 Ekleyen:
  • Tekrar ediyorum.
      Fakirlere , garip gurebaya insan muamelesi yapan , arayan soran  belediyelerimize , tepedeki idarecilerimize yani ilgilenen herkese kalpten dua ediyorum.
    Tarih: 01 Ağustos 2007 15:46 Ekleyen:

  • TÜKETİCİ
    KÖŞESİ GÖZÜYLE

    BİLMENİZ GEREKEN;

    Konut insana benzer; konutun sıhhi tesisatı insan kan damarlarına, bağırsakları pissu tesisatına benzer. Eğer insan damarlarından veya bağırsaklarından rahatsız ise hayattan zevk alamaz! Rahatsızlıklarından kurtulmak için ameliyat gerekir. Bu da cildinizde tamirat izleri bırakacaktır. Konutunuzun dış yüzeyine verdiğiniz önemden daha fazlasını tesisat için vermez iseniz, konutunuzun dış yüzeyinde pahalıya mal olacak tamirat yapmak zorunda kalırsınız. (Fayans, granit, döşeme, sıva vs.)

    Sessiz boru wavinAS
    --------------------------------------------------

    PS: WavinAS için normal ÇAP, boru iç ÇAPıdır.
    Wavin As sessizboru çok temiz bir iç yüzeye sahiptir. Normal ÇAP içten içe olan ÇAPla aynıdır. ve bununla akış debisi maksimize edilmiştir.
    Tarih: 01 Ağustos 2007 15:45 Ekleyen:
  • Böyle sık sık yazıp,herşeye maydonoz olan bir ihtiyar resmi çizdiğimin farkındayım.Ama ben yurdunu,yurdunun değerlerini çok seven,sanki tek başına başarabilecekmiş gibi bu değerlere sahip çıkmaya çalışan biriyim.İsterimki yurdumda insanlar birbirine saygılı olsun,değer versin.Çevremdeki çirkinlikler olmasın.Betonlaşmanın kaçınılmaz olduğunu biliyorum ,isterimki bu soğuk malzeme yeşillerle dengelensin.Binam boyanırken mahallem çirkinleşmesin,sağındaki solundakıyle uyum içinde olsun.Her ağaç kesildiğinde bir uzvum kesiliyormuş gibi acı duyarım.İstiklal marşını hala lisedeki kadar heycanla dinler ve gözyaşlarıma engel olamam.Gözyaşlarıma engel olamadığım bir yer var ki o beni öylesine derinden yaralarki kelimeleri yetersiz bulurum. Göstermelik yardımlarda,insanların birbirini ezmesine katlanamam,bunun insana yapılan en büyük zulüm olduğunu düşünürüm.Hiç bir insanın bu kadar aşağılanmayı  haketmediğini düşünürüm.
        Eğer tanrıya inanıyorsanız,şunu bilmeniz lazım bir, elin verdiğini diğer el görmemeli,yok inanmıyorsanız,VİCDANINIZA  elinizi koyun hangimiz acınacak duruma   gelmek isteriz.Acımak , acıtmaktır.Ne alanı,ne de buna tanık olanları acıtmadan yapılan yardım yardımdır.İlan ederek değil,en güzeli  halkın yardıma muhtaç edilmemesi..çocuklarımızın torunlarımızın benim biricik torunum sevgili Başak ımın güzel günler görmesi dileğiyle......
    Tarih: 01 Ağustos 2007 10:30 Ekleyen:
  • Tam yarama tuz bastırmaya çalışırken,konuyu tazelemek benim iyi bir çayyolum takipçisi olmam açısından pek iyi olmadı. Ama  ADI LAZIM DEĞİL APARTMANININ YÖNETİCİSİNE bir ders olur da ömrü vefa ederse bir daha kat maliklerinin  rızası olmadan sırf karısının kıyafetine kombin olsun diye bu rüküş rengi seçmez.Değiştirin efendim,hukuk yolunu deneyin diyeceksiniz biliyorum.Unutmayın burası da küçük Türkiye arkadan söyler söyleriz,sonra boynu bükük yöneticinin haline acırız da oy vermiyenlermiz bile oy verir.Genlerimizde var biz çabuk unuturuz bize yapılanları,unutmak ne kelime öyle acırız öyle acırız iki gözü iki çeşme ,bir de bakarsınız ,mağduru oynayan yöneticinin yanıbaşında onun gözyaşlarını silerken bulursunuz kendinizi.Renk ne mi oldu? Alışırız alışırız,biz alışmaya alışmışız... Yöneticiye ne mi oldu?Eeee, onu da gelecek tefrikaya,m ben şimdiden sizi temin ederim bu istifa blöf,oda   biliyor ki bu merhametli topluluk onu mahkemelerde süründürmez,el birliği ile daha şiddetli alkışlarla geri  getirir...Biliyorum siz şimdi merak edersiniz dönecek mi diye ,dedim ya gelecek tefrikaya kadar sabredin..
        HAMİŞ: Sayın Çiniciye teşekkürler
    Tarih: 01 Ağustos 2007 02:12 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!