Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara


  • Ümitköy'ün adının Sayın Ümit Zileli'den geldiği rivayet edilse de, Ümitköy ismi çok yağlı yemekleriyle ünlü Konyalı lokantasını işleten Ümit Usta'dan geldiği rivayet olunur.


    Konya Şeker'den H. Z.
    Tarih: 28 Ekim 2007 01:18 Ekleyen:

  • Öğrenirken öğretmek

    Haydi kızlar okula
    anlaşılmak lüküs hayat ister ama bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır. Hadi bakalım Türk Dil Kurumu sözlüğüne. Eğer sitemizi takip ederseniz sınavın sonunda DTCF'den diploma verilecektir.
    Tarih: 28 Ekim 2007 01:18 Ekleyen:

  • PİSİ - KOP - AT


    Ben kedi hafızalı, aynı zamanda Avrupa yakasının "kop oldum abi" ağzını konuşarak dıgıdık dıgıdık kat maliklerine servis yapan bir site görevlisiyim.

    gaFFurum!!
    Böyle pırtık göründüğüme aldırmayın sakın.
    Hımmmmmm....
    Tarih: 28 Ekim 2007 01:16 Ekleyen:
  • Değerli ablacığım hazin hikâyenizi okudum. Siz adınızı vermediğiniz için bende size burada adınızla hitap etmiyorum.
    Benim yaklaşık 6 yaş büyüğüm olarak geçirdiğiniz tecrübeler tabii ki benden fazladır.
    Ama izin verirseniz hemen eklemek istiyorum. Belli bir yaşa gelmiş insanların dış görünüşünü değiştirseniz de kafa yapılarını bir günde değiştiremezsiniz fakat ne mutlu size ki hiç olmazsa bunun için uğraşmış ve gayret sarf etmişsiniz. Bunun için kendinizle gurur duymalısınız.
    Başaramasalar da bazı karanlık ve bağnaz kafaları değiştirmek isteyen sizin gibi aydınlık insanların varlığı ile ben gurur duyuyorum.

    Saygı ve sevgilerimle, her zaman Tanrı sizlerle olsun.
    Tarih: 28 Ekim 2007 01:15 Ekleyen:
  • 2. 


                   iİKİNCİ BAHTSIZ
       Sene 2007 , ev işlerinde bana yardım eden hanımın ayaklarında hava soğumasına rağmen hala terlik var.Üşüyüp hastlanmasından endişe ediyorum, ayağının kaç numara olduğunu soruyorum."Bilmem ki " DİYOR.30  yaşındaki bu genç kadının ayakkabı numarasını bilmemesi beni şaşırtıyor,soran gözlerle bakıyorum;"HİÇ AYAKKABIM OLMADI Kİ." Ama  neden diyorum sen çalışıyorsun. ilk ayakkabı istediğimde kocam bana "SOSYETE Mİ olcan başıma "dediğinde ,Meryem geldi aklıma ,ağlamaktan kızarmış o kocaman kapkara gözleri.Yıkanıp süslenen kokular sürünen  o çaresiz kadını karşısında bu kadar güzel gören kocasının sözleri    ."sen o..... mu olcan başıma" .Benim  yüzümden dayak yiyen o küçük kadın.Yaptığım karşısında gülmekle ağlamak arsında bir krize tutulduğum an geldi.İsyan taştı da çığlık oldu sanki ve işte geldik 1960 larda 2007 lere.Arkadaşlar çoğunluk bu işte şimdi benden nasıl beklersiniz 2003 lere mektup yazmamı....
    Kadının statüsü değişmedikçe  ,EÐİTİLMEDİKÇE ERKEÐİMİZ  azınlıkta kalmayı kabul etmek zorundayız.
    Tarih: 28 Ekim 2007 01:14 Ekleyen:

  •     1 .           

                 HAZİN VE KOMİK BİR HİKAYE,
        İzin verirseniz anlatacağım hikayedeki kişileri üzmemek
    için adımı yazmıyacağım,burada devamlı yazan çayyolum dostları ve beni abla olarak onurlandıran saygıdeğer kardeşlerim beni zaten tanıyacaklar.Her iki hikaye 1900-2000 yılları içinde yaşanmış.Oysa ben 1960 lı senelerde 2000 yılını düşlediğimde düşüncelerimin sınırlarını ne kadar aştığımı şimdi farkediyorum.
        Yargıç olan eşimin görev yaptığı bir Anadolu kazasındayız,ev işerinde  bana yardım eden dünyalar güzeli  minik kadın Meryem  hikayemin kahramanı..20  yaşlarındayım,Meryem in değil dünyanın kaderini değiştirecek  kadar iyimserim.Benden 3-4 yaş küçük olan  küçük kadının hayatına müdahele edebilirim sandım.
    Anlattığına göre kocası onu  başka bir kadınla aldatıyordu,çoğu zamanlar eve gelmiyor şehirde kalıyordu.Çözümü kocasının kafasını değiştirmek yerine Meryem in kılığını değiştirmekle çözmeyi yeğledim.Kimbilir kaç haftada yıkanabilen bu çaresizi banyoyoya sokmakla işe başladım.Kat kat lahana gibi giydiği giysileri değişince o bile kendini tanıyamadı,günlerce yıkanmamış kapkara saçları,şimdi ışıl ışıl yanıyordu.Akşam giymesi içinde ona çok güzel mavi bir gecelik aldık beraber.Eve döndüğünde karısındaki açığa çıkan bu güzelliği farkedecek koca bir daha  başkasını düşlemiyecekti.
          Sabahı merakla bekliyordum,Meryemde yarattığım bu mucizenin başarılı sonucunu görmek için.Kapıyı açtığımda gördüğüm manzara  karşısında kanım dondu sanki.Karşımda eski kıyafetiyle  ,yüzü gözü morarmış bir kadın vardı.
    Tarih: 27 Ekim 2007 10:46 Ekleyen:
  • "BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN ÜSTÜNDEKİ KANDIR,
             TOPRAK UÐRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR"

    ŞEHİTLERİMİZE ALLAHTAN RAHMET DİLİYORUM.
    LÜTFEN BİNALARINIZI BAYRAKLARLA DONATINIZ SİTE YÖNETİMLERİ GELİRLERİNDEN BİR KISMI İLE BÜYÜK BAYRAKLAR ALARAK SİTELERİNE DİKEBİLİRLER.

    29 EKİMİ COŞKUYLA KUTLAYALIM ELİMİZDE BAYRAKLARIMIZLA PAZARTESİ GÜNÜ SAAT 12.00' DE ATATÜRK HEYKELİNİN AÇILIŞINA KATILALIM.
    Tarih: 27 Ekim 2007 10:46 Ekleyen:



  •       HEDEFİ OLMAYAN  YELKENLİYE HİÇ BİR RÜZGAR
                            YÖN VEREMEZ.

           ŞU ANDA 2023 e mektup yazmak için ermiş olmak lazım.
    Tarih: 27 Ekim 2007 10:46 Ekleyen:
  • (3)

    Çap'ın proje bankasına
    sunulması dileğidir.

    ad(R)esi ne(R)esi?!!

    Saygıyla
    Tarih: 27 Ekim 2007 04:18 Ekleyen:
  • 2023’e mektup yazsaydım herhalde o bilinen cümleyle baslardım ama 15 – 16 yıl sonra teslim edilen ve ne yazmış diye merakla beklenen bir mektup sıradan bir mektup gibi olmamalı bunun edebi bir değeri de olmalı diye düşünüyorum. Bu yüzden ben mektup yerine kısaca 2023’e kart postal yollamayı tercih ederim.
    Tabii ki edebiyatı kuvvetli olanlar mektup yazsınlar.
    Tarih: 27 Ekim 2007 04:16 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!