-
sevgili çayyolu dostları:
Bir toplumda en önemli şey hoşgörüdür, sevgidir, saygıdır. Ben çayyolu platformunun dergisini elime aldığımda bu hatayı değerlendirirken: tabiki derğinin içeriğini, yazarlarını baz aldım. Bunlar bizim insanlarımız. bunun hata olduğu o kadar bariz ki şuçlamak yerden yere vurmak ne bana ne de benim gibi iyi niyetli insanlara hiç bir kazanç sağlamaz. suçlamak yerden yere vurmak kolaycılığa kaçmaktır. ya da fırsatçılıktır diye düşünüyorum. ben yönetime telefon açma ya da sorgulama yapma gereği bile duymadım. zaten kendileride bir hata yaptıklarını söylemişler. bu bana yetti. iyi niyetli olduklarını düşündüm.
eğer böyle bir niyetleri olsa idi. onlar bunu savunur ve bilerek isteyerek bastık deselerdi. değil bu sitede dünyada onları rezil ederdik. ama bizlere düşen şey biraz sağduyu biraz hoşgörü "çalışan insan hata yapar". önemli olan hatayı telafi etmektir. bizler Ankaranın en nezih semtinde çayyolunda oturuyoruz. bir çoğumuz üniversite mezunu ve aydın insanlarız. eğer hoşgörü kültürünü geliştiremezsek biz biz olmayız. saygılarımla
Tarih: 01 Temmuz 2008 22:38 Ekleyen: Beğenme: 0
-
isim hanesi sehven H.S şeklinde yazılmıştır.Klavyemde g ve h harflerinin yanyana olmasındankaynaklanan bir yanlışlık özür dilerim G.S olması gerekiyordu.
Tarih: 01 Temmuz 2008 13:13 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Umudun kırıldığı yer nerededir ?derseniz bana göre küçük çabaların başladığı yerden büyük hareketler beklemektir herhalde vatan millet sakarya çıkılır yola bir arpa boyu gitmeden birde bakmışsınız ki içsel çatışmaların getirdiği bölünmelerle, kişisel kin ve hırslar büyümenin önüne geçmiştir. Davranışlar küçük olunca büyük tutulan Çerçevenin içi doldurulamamıştır. Demek ki resmi çizenler yanlış anlışılıyorki siz bu çerçeveyi dolduramayacaksınız. Yerden göğe haklı bile olsanız artık haklılığınızı bu saatten sonra kaybettiniz. Hiç orada burada dolaşıp hak aramaya kalkmayın getirilen bu noktada sadece Çayyolu halkı olarak biz haklıyız. Çayyolu yaşayanı olarak iftihar ettiğimiz sırtımızı dayadığımız bir oluşumu küçük hareketlerle bitirdiniz size inanmıştık size güvenmiştik bizim adımızı taşıyamadınız..Ne yazık ki yine Çerçeve büyük resim küçük kaldı ve biz sizin çerçevenize de bakarak hiç bir şey görememenin umut kırgılığını yaşadık. Ve lütfen sizler artık bizim resimimizi çizmekten vazgeçin sizin çizdiğiniz resim bizi yansıtmıyor.
Tarih: 01 Temmuz 2008 13:12 Ekleyen: Beğenme: 0
-
ZATEN BASKA Bİ HAKKIMDA YOKTU
Söylesem gitmezdin
Söylesem erirdin kollarımda
Oysa
Hep kutsal bir günah gibi sakladım duygularımı
Çünkü
Kimi gün en doğrumdun
Kimi gün en yanlışım
Kimi gün rüzgarımdın serinleten
Kimi gün yasağımdın delirten
Sustum dilimi ısırarak
Sustum yüreğimi dağlayarak
Sustum avuçlarımı kanatarak
Sustum…
Söylesem büyüsü bitecekti
Söylesem kelimeler yetmeyecekti
Oysa bambaşka bir şiirimdin yazamadığım
Kimi gün koşacak yolum
Kimi gün kırık bir kolumdun
Kimi gün deli dolu akan nehrim
Kimi gün içime akıttığım zehrimdin
Sustum yumruklarımı sıkarak
Sustum düşlerime saklanarak
Sustum yastıklara sarılarak
Sustum…
Söylesem güneş b a t ı d a n doğacaktı
Söylesem en ıssız çöllere yağmurlar yağacaktı biliyorumdum
Oysa mevsimsiz açan b i r çiçektin
Kimi gün en masum yalanım
Kim gün en çıplak gerçeğimdin
Kimi gün başucumda bekleyenim
Kimi gün dönüşü olmayan trenimdin gidecektin
Sustum bütün istasyonları yakarak
Sustum bütün köprüleri yıkarak
Sustum çığlıklarımı içime atarak
Sustum…
Söylesem
Hayır olamaz geç kalmıştım
Söylesem çıkışım yoktu batmıştım
Oysa sen yelkenli bir gemiydin pusulan vardı
Ve bütün limanlar sana açıktı
Biliyordun biliyordum
Sustum bütün sözlükleri yırtarak
Sustum kendimden bile kaçarak
Sustum o iki kelimeyi ölümüne saklayarak
Sustum
Ve hala
Bir çığlık gibi kanasan da yüreğimde
Susma hakkımı kullanıyorum
Gel gör ki
İnadına gözlerim konuşuyor
“Seni seviyorum”.
Tarih: 01 Temmuz 2008 13:12 Ekleyen: Beğenme: 0
-
P A Y D O S !
artık y e ş e r e c e k 1 dalım < --- y-OK !
yahmurlar yahsada b o c s h yahmasada
Tarih: 01 Temmuz 2008 13:11 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Sevgili gençler,tabiiki hayat farklılıkları ile güzeldir.Zıt düşünceler,farklı fikirlerden doğar yaratıcılıklar.Beyin fırtınası denen şey farklı düşüncelerin ortaya konmasıyla hayat bulur.Bu farklılık ülkemize zarar vermediği sürece yararlıdır.Hepimiz birbirimize benzeseydik veya tek tip ağaç ,tek tip çiçek ,tek tip insan olsaydı heyecanlandırırmıydı doğa bizi.HERKES BASMAKALIP olsaydı bu kadar çok yayın bu kadar çeşitli sanat eserleri olurmuydu.Tabiiki sizlere bütün kalbimizle katılıyoruz. Bizlerin dileği de bunun tamamen bir baskı hatası olması,bunu bütün kalbimle can-ı gönülden söylüyor ve inanıyorum.Bazı sorumluluklar vardır ki ;
onlar hiç bir hata tamiri kabul etmiyebilir.Birde gene haddim olmayarak olay bu kadar ayyuka çıkmadan iki eski dost oturup konuşaydı-onların vatanseverliklik
duygularından asla şüphemiz olamaz- bu gün bunları konuşmuyor olacaktık. Çoğunlukla anlaşmazlıklar karşılıklı konuşamamadan doğuyor.Benim dileğim tek bir dergi ve tek bir internet sitesi.Hepimiz meydanlarda aynı bayraklarla değilmiydik.Heyecanı yenemeyip ağladığımda çayyolulu genç arkadaşımın gözyaşlarımı silişini unutmadım,oysa birbirimizi tanımıyorduk ama aynı heyecanı aynı duyguyu paylaşıyorduk Ulusal marşımız çalarken.Sevgi barış ve birlik içinde ve de uyanık kalın.
Tarih: 30 Haziran 2008 21:46 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Sevgili büyüklerim ve arkadaşlarım,
Çayyolunda oturan biri olarak ilk defa bu sayfaya girdim ve yazılanları okudum. Dehşete kapılmadım, çünkü biz kendimizi her yerde gösteriyoruz. Biz buyuz, birbirine hoşgörülü davranamayan, kişisel egoların ön plana çıktığı bir toplumuz ama biat kültüründen gelen ve bizler için ciddi tehdit oluşturan bir toplum var ki bizim bu yazdıklarımıza gülüyordur (ama neresiyle?). Evet Çayyolu Platformu Dergisi ilk sayısında bu ülkede affedilmeyecek (kanun önünde de) bir hata yapmıştır. Eminim ki bu olay yargıya da intikal ettirilmiştir. Siz büyükler bu kadar mı hoşgörüsüzsünüz? Anladığım kadarıyla bu hata fark edilince de dağıtılan dergilerin büyük bir kısmı toplatılıp düzelttirilmiş. Kaldı ki, bir kişi Türkiye'nin bölünmesinden yana bile olsa elindeki altın yumurtalayan tavuğu kesercesine ve benim görüşüm böyle diyerek (bi çoğunun iddiası bu yönde) dergide yayımlamaz, yani bunun bir hata olduğu belli. Anlaşılan ortalığı karıştıran bir kişi var diğerleri de bunun çığırkanlığını yapıyor ama bunu yaparken de kim neye hizmet ettiğini ve ettirildiğini anlamıyor ya da anlıyor ama işine gelmiyor. Sevgili büyüklerim hatırlasınız bundan bir kaç ay önce yaşlıca bir amca (dinci bir gazetenin yazarı) 14 yaşındaki bir çocukla cinsel ilişkiye girmişti, dikkatinizi çektimi bilmem bu kadar korkunç bir olayda dahi kendi yayın grubu ve çevresi bunun büyütülecek bir olay olmadığını yazdılar neden çünkü her ne olursa olsun kendilerinden birinin yanında yer aldılar. "O" nlar bu yüzden kazanırken bizler bu yüzden kaybediyoruz. Üstelik birbirinize hitab ederken siz
Tarih: 30 Haziran 2008 17:07 Ekleyen: Beğenme: 0
-
sayın çayyolu platformu yöneticileri;yazılarımızı yazıyoruz,sizler bize cevaben habire ENGİN UÇ diye dönüyorsunuz.Hayırdır konu nedir?,alınıp verilemeyen nedir?
laf ortaya atılıyor,taşlar engin beye sallanıyor,yoksa meyva veren ağaçlar mı taşlanıyor.
Bide buna cevap verirseniz sevinirim
Tarih: 30 Haziran 2008 17:05 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Siz değerli büyüklerimin bizlere örnek olması gereken bir yerde biribirinize hitab tarzınız bizlere saygının(!) ne demek olduğunu fazlasıyla gösterdi. Bizlere örnek olduğunuz için teşekkür ederiz. Unutmayınız ki hayat farklılıklarıyla güzeldir. Ama maalesef sevgili büyüklerimiz bu farklılıkları özümsemek yerine kendileri gibi düşünmeyeni dışlamayı tercih ediyorlar, çünkü herşeyi kendileri biliyorlar yaş ilerledikçe kişisel egolar ön plana çıkıyor. İnsan ilişkilerinde en önemli nokta asgari müşterekte buluşmaktır. Birisi bir hata yaptı, bunu saygı(!) sözleri ile yüklü bir maille herksin önünde tartışmak mı güzel yoksa "böyle bir hata var ancak düzeltme yönünde gerekli çalışmalar yapılmış olmasına rağmen bu hatanın affedilebilir olduğunu düşünmüyorum, böyle bir hatanın olması beni ciddi endişelere sevk etti" demek mi güzel. Eğer bu kişilerin liderliğinde hareket etmek istemiyorsanız da 2., 3... v.s. Platformu kurmak yerine gelirsiniz Çayyolu Platformunda Yönetimi devr alırsınız. 200.000 nufüslu bir ilçede bir araya gelemiyoruz bütün Türkiye de nasıl bir araya geleceğiz. Sizler büyüksünüz, sizler bizlere örnek olacaksınız birlik beraberlik içinde olmamızı söyleceksiniz. Başkalarının hatalarını affetmeyi (ilk seferinde affedilir, tekrarlarında affedilmez) öğreteceksiniz, böyle mi öğretiyorsunuz bravo hepinizi takdir ediyorum ve hani korkuyorsunuz ya bir gün Türkiye de rejim değişikliği olur mu diye, buradan şunu söyleyebilirim ki olur hem de hepinizin sayeyisinde. Kendimizi içten böldürmeyelim. hepimiz önce çayyolu sonra VATAN için çalışalım.
Saygılarımla,
Tarih: 30 Haziran 2008 17:04 Ekleyen: Beğenme: 0
-
HERKES ETEĞİNDEKİ TAŞLARI DÖKTÜ
Döktü de ne oldu,sorular sorular birbirini takip etti,güven sarsıldı.Tuncay Özkan vakasından sonra ikinci bir sorgulama sürecine girdik.Bir kurumu yıkmanın en kesin yolu bireyleri birbirine düşürmek veya bireylerin birbirine düşmesi sonuç bölünme ve bölüne bölüne bölünemez hale gelmek, yani yokolmak.Konuştukça
cevherler dökülüyor ortaya,hangisi doğru hangisi yanlış ? BELKİDE böylesi daha hayırlı oldu bazı şeyler
hiçde hayal ettiğimiz,bizim görmek istediğimiz gibi
değilmiş,demek. Birilerinin ekmeğine yağ sürmekten
ileri gidilemedi burdada anlaşılan .Allah hiç kimseyi kendini savunma durumunda bırakmasın,çırpındıkça
çatlaklar çoğalıyor.Geriye kalan hayal kırıklığı.
Tarih: 30 Haziran 2008 17:02 Ekleyen: Beğenme: 0