Birisi ne güzel yazmış, genele bakmalı ağaçlar sökülüyor yazarı, üslubunuz ele veriyor falan diyerek içeriği anlamaya çalışmaktan çok, yazana baskı yapmaya çalışarak, önce eleştirmiş ama, sonra kendiyle çelişip, yazısının son bölümünde U dönüşü diye yazanın haklılığını teslim etmiş.Bir söylentinin üstüne atlayıp hemen alkış tutulursa, sonunda karşısı gibi olunuyor.
U dönüşü yazısında ana fikir bu değil mi?

luna park meydanı için çarşı gurubu diyor ki

her kes kendi arka bahçesindeki çöplükdeki çöpleri toplatsa iyi olmazmı esnaf kardeşim yakında buraası mamak çöplüğüne dönecek

eskiden çayyolu 'ndaki süper marketlerin müdürleri
sanki fırık olmuşlar gibi gibi sürekli içerde otururlardı artık ne hikmetse hikmet müşteriyi kapda karşılayıp çıkan sorunlarımızı reseosiyonda anında çözüyorlar

vatandaşa ispiyonculuk,müzevircilik ve jurlal kültürü aşılamak için devreye verilen öğretmenini şikayet et
hattı dahil her türlü şikayet hattını kuran yürütme

yürütmenin başında olanlar
vatandaşın gazını alacak, kendilerinide rahatlacak 
ileri demokrasilerde olduğu gibi bir şikayet hattını dahi  tahsis vatantaşa etmekten imtina ediyor

İnsanın Boyutları


İnsanının boyutlarını aramak için ilk önce insanın yaşama ortamına bakmak gerekmekdir. Çünkü  nsanın yaşama ortamı doğal ortamıdır.Bu soruların cevabını aramadan başkanın boyutlarınıda anlamak pek mümkün değildir.
68 li impalalar zamanında siteleri girişin sol tarafında  bugünün ünlü caddelerinde inekler koyunlar ve ankara keçileri özgürce sokak sokak seyahet eder  sitenin sokaklar vak vak vak  kaz sürülerinden geçilmezdi ..

Esnaflıkda yaşama ortamı bu doğal ortam içerisinde geçmiş doğa dostu bir adamdan şimdi kalkmış kimseye yan gözle bile bakmayan hayvan dostlarımızı
bunları topla bir barınağa birkaç m2 alanın içine tık özgürlüklerini  kısıtla diyorsunuz

Bu mümkünmü sevgili hayvan severler

Munise xxxxx

GÖRMEYENLERIN GÖZÜ

Boğaziçi Üniversitesi ve Türk Telekom işbirliği ile 200'den fazla sesli ... Bu kütüphanenin sadece görme özürlülüler için değil, okuma özürlüler için ... Yüzlerce sesli kitabın Türk Telekom'un görme engelli müşterilerine ücretsiz ...

68 li yoldaşım yaşar orada demek ki ciddi bir sıkuntı var çözülemiyor

bu kardaşımıza parklara kondurduğun kun düşüren büfelerinin  büyüklerinden  kondur

prestijine prestij kat

Eşekli kütüphaneci


Simdilerde yok böyle adamlar. Eşek sırtında, “Ne olur kitap okuyun”  diye yalvaran vatansever, dürüst insanlar. Kendileri yok ama hâlâ yaptıkları konuşulmakta. Yedi düvele nam salmış, üstelik heykeli dikilmiş adamlar. Bakınız, memleketlim, hemşehrim Mustafa Amca, eşek sırtında nasıl da gezdirmiş seyyar kütüphanesini. Tam da okulların açıldığı şu sıralarda belki gençlerin ilgisini çeker diye paylaşmak istedim sizinle. Kıssadan hisse olsun herkese.

"Oku'yorum" nöbetçi kitabevi!
Ankara’da belki de Türkiye’de bir ilk nöbetçi eczaneden sonra nöbetçi kitabevi de açıldı. Konutkent 1. Çarşısı üst katında açılan “Oku’yorum” kitabevi gerçekten 24 saat okuyanları, yorum yapanları, uykusu kaçanları ya da farklı bir saatte farklı bir kitabı satın almak isteyenleri bekliyor. Örneğin, gece saat 00:00’da gidip aklınıza takılan bir kitabı alabilirsiniz.
Bu arada Konutkent 1 Çarşısı Ankara’nın Konutkent 1 mahallesinde. Şimdilik sadece Ankara’lı okurlara hizmet verebilen nöbetçi kitabevi sahibi sohbetimiz sırasında, ilerleyen zamanlarda farklı şehirlerde süratle şubeleşmeyi düşündüklerini de
söyledi.

“Kitabı, kitap sevdalısı kitapçıdan alın!” sloganıyla yola çıkan nöbetçi kitabevi sahibi özellikle bu nöbetleri de kendisi tutuyor. Neden siz? diye sorduğumda, “Okura daha çok bilgi vermek ve birinci ağızdan aydınlatmak görevimiz” diyor. İsmini vermek istemeyen tevazu sahibi kitap kurdu, kitap düşkünü ve aynı zamanda yazar olan Okuyorum Kitabevi sahibi, yakın zamanda köşemden sizlere tanıttığım Ali Emiri efendinin sanki Cumhuriyet dönemi versiyonu
gibi...

Cumhuriyet çocuklarına ve meraklısı olan tüm okuyuculara hizmet veriyor. “Ben değil, kitabevi ve kitaplar daha önemli” diyor. Kitaplarını anlatırken gözlerinin içi gülüyor... Kitaplar diyor; “ Kitaplar başka bir dünya onların arasında kendimi hiç yalnız hissetmiyorum.” Her çeşit kitabın mevcut olduğu okuyorum nöbetçi kitabevinde, çocuk kitaplarından felsefi kitaplara, okul kitaplarından biyografilere, referans kitaplarından İngilizce romanlara, antropolojiden, Mitolojiye

çayyolulu tüketicicilerimizin son çıkarması  
bölgemizdeki süper marketlerin yaş pasta reyonlarına yaklaşıp kaşla göz arasında yaş pastaları cebe alıp
kayıt ettikten sonra aynı yaş pastaların vitrin yerlerinde kıpırdamadan kremalarının ekşiyinceye kadar
kaç gün beklediğinin belgesel görültülerini  feacedook da paylaşıyorlar

eskiden başkent te ne pastahaneler vardı imalathanelerde o imkansızlıklar içerisinde bile  
efsane pastahaneler o gün satılmayan katkısız yaş pastaları akşam dükkanı kapatırken cömertce personele dağıtırdılar